29,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Bu calisma, genelde medyanin özelde ise televizyonun eglence araciligiyla anlattigi hikayelerde kurdugu kültürel temsillerin ekonomi politik ve kültürel acilardan elestirel bir okumasi üzerine kuruludur. Kültürel temsiller, icinde yasanilan toplumsal dinamikler araciligiyla insandan insana, toplumdan topluma icsellestirilerek gelecek kusaklara aktarilir. Günümüz dünyasinda kültürel temsillerin en önemli üreticisi ve yayginlastiricisi süphesiz medyadir. Medya, insanlarin aklina, duygularina, bilinc ve bilincalti süreclerine yogun bir bicimde gönderdigi temsiller araciligiyla insanlari…mehr

Produktbeschreibung
Bu calisma, genelde medyanin özelde ise televizyonun eglence araciligiyla anlattigi hikayelerde kurdugu kültürel temsillerin ekonomi politik ve kültürel acilardan elestirel bir okumasi üzerine kuruludur. Kültürel temsiller, icinde yasanilan toplumsal dinamikler araciligiyla insandan insana, toplumdan topluma icsellestirilerek gelecek kusaklara aktarilir. Günümüz dünyasinda kültürel temsillerin en önemli üreticisi ve yayginlastiricisi süphesiz medyadir. Medya, insanlarin aklina, duygularina, bilinc ve bilincalti süreclerine yogun bir bicimde gönderdigi temsiller araciligiyla insanlari bicimlendirme, güdüleme ve yönlendirme gücüne sahiptir. Kültür tarihinde hikaye anlatimi, insani farkli sosyal ve politik konular hakkinda egiten önemli bir arac olmustur. Günümüzde televizyon dizileri, popüler yarisma ve diger eglence programlari tarafindan anlatilan hikayelerin toplumsal etkileri ve sorunlari bulunmaktadir. Eglence, insanlari farkli konularda egitmek icin temel bir yoldur ve ayni zamanda izleyiciler arasinda yeni egilimler olusturmaktadir. Televizyonun eglence programlari, farkli egilimlere inanmak ve bunlari takip etmek icin bir zemin sunmaktadir. Ancak bu noktadaki en önemli sorun farkli televizyon programlarinda temsile tasinanlarin ne kadar farkli oldugu ya da gercekten farkliliklarin temsiline olanak taniyip tanimadigidir. Kapitalist eglence anlayisi ise insanlarin kapitalist is zamaninin disindaki zamani bos zaman olarak kurgulayarak, pratiklerini ve tüketimini kendi belirledigi bir eglence sunmaktadir. Bu kadar yogun bir etkiye sahip oldugu iddia edilen televizyonun ve sundugu eglence programlarinin egemen ekonomi politik süreclerden ve ideolojiden bagimsiz bir bicimde ortaya ciktigini söylemek ise imkansizdir. TEMEL DEERLERE SAHIP OLMAK, BALI KALMAK, INANMAK VE SÜRDÜREBILMEK ASKINA..
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.