Maksim Gorkinin otobiyografik üclemesinin son kitabi olan Benim Üniversitelerim, ironik ismiyle üclemenin diger kitaplarindan ayrilir. Cocukluk yillarinda yoksullugu nedeniyle okulu birakmak zorunda kalan Aleksey, bundan sonra da herhangi bir formal egitim almayacaktir. O, ögrendiklerini dogadan ve insandan ögrenmistir. Kazancakisin deyisiyle hiyeroglifle yazilan hayatin anlami, artik bir delikanli olan Gorki icin de gittikce netlesmektedir. Firinda calistigi yillarda devrimci ögrencilerle tanisan Gorki, o günleri, Ögrencilerin sözlerinde, dilsiz düsüncelerimin cinladigini sik sik duyar gibi oluyordum. Ben bu adamlara kendisine hürriyet vaat edilmis bir esirin sevincli heyecaniyla baglandim, sözleriyle anlatacaktir. Benim Üniversitelerim, sayisiz patron ve is arkadasiyla gecen agir calisma yasami sirasinda toplumdaki saf kötülük ve cehaletle sik sik burun buruna gelen Gorkinin bunlarla mücadelesini ve kendisini karamsarlik ya da yilginliktan, devrime ve insan gücüne olan inanciyla korudugunu anlatan ilham verici bir yapittir. Ona göre Tanriyi icat ettigine bakilirsa, insan her seyi basarabilir. Yeryüzündeki bütün gerici kuvvetlerin, baris ve milli bagimsizlik düsmaninin, fasistin ve her cesit yalanci, düzmece demokratin en korktugu yazarlardan biri de Gorkidir. Neden Cünkü Maksim Gorki yalniz kendi halkina degil, bütün halklara yurtlarini, hürriyeti, barisi ve birbirini sevmeyi ögretir. Cünkü o, insanin, insanligin geleceginden, güzel günler göreceginden emindir. Cünkü o, emekci insani, koluyla, kafasiyla calisan insani gercek, biricik efendisi sayar. Gorki insanlar yasadikca yasayacaktir. Cünkü yeryüzünün en büyük sairidir. Nazim Hikmet
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.