Deliyim, demek ki görüyorum. Ne yazik ki, fena halde kiziyorum gördüklerime. Sisedeki Adam ile baslar Feyyaz Kayacanin öykü yolculugu. Gerceküstücü bir ruh halinin metinleridir onlar. Ikinci Dünya Savasinin tanigi olarak kaleme aldigi Siginak Hikayelerinde, umudun insani direncli tutan insanüstü tarafini anlatir. Cehennemde Bir Yusufta bu kez Terzeladan seslenir ve yer yer isyan eder. Sadece dil olarak degil, bicimsel olarak da sinirlarin ucundadir. Ilk öykü kitabina üc yeni öykü ekleyerek yayimladigi Hicoglunun Serüvenleri gelecege dogru atilmis bir isaret fisegi gibidir. Gibiciler ise hem toplum hem de dönemin edebiyat ortami elestirisidir. Hayattayken yayimladigi son öykü kitabi Bir Deli Degilin Defterlerinde ise öyküde yapmak istediklerini yapmis bir Feyyaz Kayacan cikiyor karsimiza. Klasik öyküye, daha dogrudan bir anlatima olabildigince geri dönüyor. Ilk günden beri en iyi örnegini sundugu gerceküstücü dili hice saymadan, gercek olani tüm yalinligiyla anlatiyor. Ancak en bastan belirtmeli, o yalinlik bu kez sert gelebilir. Adeta bir zincirin son halkasi Bir Deli Degilin Defterlerinde, Feyyaz Kayacan dilden anlatima, bicimden ses tonuna tüm yönleriyle ustaligini taclandiriyor.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.