Hece veznini ve destan siirinin gerektirdigi saglam kafiyeleri hicbir zaman yapmacikliga düsmeden, büyük bir ustalikla kullanan Gencosmanoglu, sadece yazdiklarinin muhtevasiyla degil, sesiyle de destan duygusunu yakalamis, her siirini okuyani önce destan devirlerine götüren sonra günümüzün realiteleriyle yüz yüze birakan bir sairdir. Besir Ayvazoglu Siirleri, sekil ve muhteva bakimindan Türk edebiyatinin bütün evrelerini kucaklar. Onun eserleri, Türk edebiyatinin hem koalisyonu hem koleksiyonudur. Bir kelimesi bir devri yasatir. Kelimeler yan yana gelirken yogrulmusluklarini haykirirlar. Hepsi diri hepsi canlidir. Deli deli akan bir su gibi yüreklerde caglayanlar olusturmustur. Kimi er meydaninda yigitlik sarkilari söyler. Kimi Mekkede Kabeyi tavaf eder, kimileri de bir seyyah-i fakir ki kültür cografyasini durmaz dolasir. Bazilari da vardir ki Siham-i Kaza gibi gider, beyinlere saplanir. Dr. Ücler Güler Bu siirler, degerleri sarsilmis, kültür kiyimina, kimlik kaybina ugramis bir milleti uyandiran, sahlandiran bir ses olmustur. Daima övündügümüz, gönlümüzün baskösesinde yer alan mimar abideler gibi milletin de mimarlari vardir. Onlar insanlari sürü olmaktan cikarip layik oldugu güzelliklere, iyiliklere, dogruluklara eristirirler. Iste bu millet mimarlarindan biri de Gencosmanogludur. Sevinc Cokum Gecmisi ögrenelim, gezip ana yurtlari; Görelim, hangi tasa öldürmüs Bozkurtlari Cevirelim gözleri on dört asir önceye; Sonra bugüne dönüp dalalim düsünceye... Seni özünden vuran düsmanin kimmis dünkü Göreceksin ki, yine ayni düsman, bugünkü
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.