Tek tiplesmeye ve bireyselligi yok etmeye canak tutan toplum hepimizi birbirimize benzeyen insanlar olmaya zorluyor. Toplumumuzda silik yakistirmasi yapilan, para sikintisi ceken, isini kaybetmekten korkan, cevrelerindeki kisiler tarafindan asagilanan ya da görmezden gelinen insanlarin yasadiklari trajedileri konu alan bir eser. Hikayemiz insanlar tarafindan kücümsenip alaya alinan alt sinif bir katibin bir gün sabah uyandiginda burnunun yerinde olmadigini görmesiyle baslar. Calistigi kurumdaki memurlari ve cevresini düsündügünde burnu olmadan ne kadar kötü görünecegini düsünmekten kendini alikoyamaz. Hemen baskomiserin yanina gider ve burnunun bulunmasi icin ne gerekiyorsa yapilmasini ister. Baskomiserse orali olmaz. Bu kez burnunun pe ine kendi düser. Bir de ne görsün Burnu 5. dereceden memur olarak sokaklarda geziniyordur. Burnunu takip etmeye calisir ama, burnu gözden kaybolur. Kaybolan burun, insanin her alanina sirayet eden iktidarsizligi ve ezilmisligi simgeleyen bir metafordur. Öykünün kahramani burnunu kavustugunda her acidan kendine gelir. Gogol yaratici zekasiyla kaleme aldigi Burun kadar carpici olan bir öykü cok az yazilmistir.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.