Bugün en uygar ve gelismis uluslarin yönetimleri, bayraklari altinda toplanmis insanlar hala iki kisimdir. Egemenler, baski altinda olanlar. Iste kanunlar da bu temele göre yapilir. Ahlak kitaplari da bu amac gözetilerek yazilir. Ve böyle olmak da insan yiginlarinin bugünkü bilgi, görgü ve egitimlerine göre zorunlu gibidir. Nicin Cünkü bugün insanlar kendilerine bagislanmis gibi görünen esitlik, adalet, kardeslik haklarindan büsbütün yararlanabilecek bir bilgi ve egitim düzeyine yükselmemislerdir. Efendi, ne söylüyorsunuz Kendi haklarini tanir, baskalarininkine saygi gösterir bunca bilgin, bunca erdemli insanlar var... Bunlar her cagda azin azi bir kisimdir ki zorbalarla bilgisizler arasinda ezilen, rahatsiz yasayan zavallilardir. Azinliktan bir sey cikmaz. Cogunlugu yola getirmeli, iyilestirmeli... Bugünkü uygarligi öyle anlatiyor, öyle nitelendiriyorsunuz ki bana Orta Caga dönmüsüz sanisi geliyor. Bence iki cag arasinda pek de büyük bir ayrilik yok gibidir. Edebiyatimizda dogalciligin ve gercekciligin en önemli kilometre taslarindan biri olan Hüseyin Rahmi Gürpinar, sanati, halki yüceltmek icin bir arac olarak görmüs bu nedenle üzerine gitmedigi, elestirip alay etmedigi hicbir toplumsal kurum birakmamis, sanat yasami boyunca hep aklin ve mantigin yaninda olmus, eserleriyle toplumun cagdaslasmasi yolunda yobazliga, gericilige, bagnazliga, sömürücülüge karsi savasmistir; bunu yaparken mizah ögesini ustaca kullanmis, Istanbulun kenar semtlerinde, mezarliklarinda, Cingene mahallelerinde, kösklerinde,
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.