Serhan Ada, Gecen Yüzyilin Ortasinda Cocukluk Nesnelerini yazmaya, Walter Benjaminin Bin Dokuz Yüzlerin Basinda Berlinde Cocuklukunu Berlinde okurken karar veriyor. Bir coklu carpisma gerceklesiyor bir anda. Hemen bir giris yaziyor deftere. Izmirdeki cocuklugun elli yil önceki nesnelerini yazma düsüncesinin cazibesi bir anda sökün eden gecmis okumalarla; her an tetikte bekleyen nostalji kapani bellegin delik-desik, parcali isleyisiyle; seylerin öyle kolayina hizaya gelmez, ele gecirilemez niteligi esyanin tabiatinin eskizini cikarma, cocugun belleginde izlerin pesine düsme arzusuyla carpisiyor. Yitik zamanin seylerini, Proustun yaptigi gibi, tel tel toplayip kagit üzerinde yeniden kurmak degilse amaclanan, nesneleri olduklari halde yakalayivermek, bugünün düsünce dili ile gecmisteki cocugun gözlerine yaklasmak, bellegin oyunlarina kendini birakivermek zor is, hatta imkansiz. Serhan Ada, tam da bunu gerceklestirmeye girisiyor burada, yazan özne ile yasanmis nesne cocukluk ile ona dair bellekteki her sey arasinda fasilasiz bir zoom-genis aci gidis-gelisi.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.