Elinizdeki kitap, Istanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde savundugum ve jüri tarafindan oybirligi ile basarili bulunan doktora tezimin bazi ekleme ve degisikliklerle birlikte güncellenmis halidir. Bu kitabin basilmasina kadar gecen zamanda COVID-19 pandemisi patlak vermis ve devletlerin pandeminin üstesinden gelme sürecinde aldiklari cesitli tedbirler, özellikle hukuka aykiriligi ortadan kaldiran haller bakimindan sorumluluk hukukunun, ne denli önemli oldugunu ortaya koymustur. Bu nedenle calisma boyunca vurguladigimiz üzere, devlet tarafindan yatirim anlasmalarinin akdedilmesinde olaganüstü kosullara iliskin kayitlarin son derece dikkatli bicimde kaleme alinmasi geregini bir kez daha yinelemek gerekir. Bu uyariya bizi sevk eden, hukuka aykiriligi ortadan kaldiran haller bakimindan örf ve adet hukukunun öngördügü agir kosullar ve hakem heyetlerinin uluslararasi yatirim anlasmasi ile örf ve adet hukuku arasindaki iliski konusundaki cesitlilik gösteren ictihatlaridir.Süphesiz COVID-19 pandemisi ile mücadele cercevesinde alinan tedbirler bakimindan hukuka aykiriligi ortadan kaldiran bir hal icinde bulunuldugu öne sürülebilecektir. Diger yandan, örnegin zaruret hali bakimindan eylemin menfaati korumanin tek yolu olmasi kosulu ya da mücbir sebep bakimindan yükümlülügün ifasinin imkansiz hale gelmesi kosulu uygulama bakimindan belirli güclükler icermektedir. Bu bakimdan calismanin ilgili bölümünde ekonomik kriz ya da silahli catisma durumlarina hukuka aykiriligi ortadan kaldiran hallerin uygulanmasi bakimindan tespit ettigimiz güclükler, salgin hastalik durumu bakimindan da söz konusu olabilir. Elbette, bu konuda belirleyici olan hakem heyetlerinin benimsedigi yaklasim olacaktir. Hakem heyetlerinin pandemi ile mücadele cercevesinde alinan tedbirler bakimindan ileride karara baglayacaklari davalar, bu konuya isik tutacak ve simdiye kadar verilen bazi hakem kararlarinda elestirdigimiz hususlar konusunda hakem heyetlerinin farkli bir yaklasim benimseyip benimsemedigini gösterecektir.Kitabin konusu devletin yatirim tahkimi baglaminda uluslararasi sorumlulugudur. Devletin her türlü hukuka aykiri eyleminden dolayi sorumlulugu hakkinda genel bir sorumluluk rejiminin olusturulmasi uluslararasi hukukun bir basarisidir. Uluslararasi sorumluluk hukuku hukuka aykirim eylemden dolayi devletin sorumlulugunun dogmasindan baslayarak, hukuka aykiriligi ortadan kaldiran haller, sorumlulugu ileri sürme usulü ve sorumlulugun neticelerini detayli bir bicimde düzenlemektedir. Her ne kadar devletin sorumlulugu denildiginde akla devletin bir baska bir devlete karsi olan yükümlülüklerini ihlalden sorumlulugu gelse de, sorumluluk hukukunda bilincli bir tercihle sorumlulugun kendisine yönelik oldugu kisiler devletler ile sinirli tutulmamistir. Devletin devlet disindaki aktörlere, örnegin yabanci yatirimcilara karsi olan sorumlulugu da uluslararasi sorumluluk hukuku kapsaminda yer almaktadir. Bu da yabanci özel kisilerin devletin uluslararasi sorumlulugu mekanizmasini harekete gecirmeye ehil oldugunu kanitlar.Uluslararasi yatirim hukuku devletler arasi tahkimin yani sira özellikle yatirimci-devlet tahkimi baglaminda gelisen bir uluslararasi hukuk sahasidir. Bununla birlikte bu sahanin uluslararasi iki ya da cok tarafli yatirim anlasmalari ve belirli tahkim merkezlerinin usulleri uyarinca yönetilmesi, bir ölcüde genel uluslararasi hukuk ile olan baglantisini koparmaktadir. Öyle ki genel uluslararasi hukuka yalnizca ihtiyac ölcüsünde basvurulmasi yaklasimi agirlik kazanmistir. Oysa yatirimci-devlet tahkimi kamu hukuku karakteri baskin bir sahadir. Bir kere devlet, diger devletlerle akdettigi anlasmalar vasitasiyla yabanci özel kisilere belirli haklar tanimaktadir. Bu anlasmalarin ise uluslararasi hukuka tabi oldugu konusunda bir tereddüt yoktur. Devletler arasinda akdedilen anlasmanin sona ermesi, özel kisilere bu anlasmalar ile taninan haklarin da sona ermesi anlamina gelecektir. Diger bir ifadeyle özel kisiler, sahip olduklari haklari uluslararasi hukuk kaideleri uyarinca ayakta duran uluslararasi yatirim anlasmalarina borcludurlar.Uluslararasi hukuk ile yatirim hukuku arasindaki bu siki iliski yalnizca hakem mahkemesi uygulamalari analiz edilerek yeterince ortaya cikarilamaz. Bu nedenle bu calismada öncelikle yatirim hakem mahkemelerinin devletin uluslararasi sorumlulugu hukukuna iliskin uygulamalarinin incelenmesine gecilmeden önce yatirim hukukununun genel uluslararasi hukuk icerisindeki yeri, uluslararasi hukukun esasa uygulanacak hukuk olarak yatirim tahkimindeki rolü ve yatirim anlasmalari karsisinda uluslararasi örf ve adet hukukunun ne ölcüde uygulama alani bulacagi basta olmak üzere bazi teorik meseleler ele alinmistir. Bu teorik meselelere bazi cevaplar verildikten sonra ise hakem mahkemelerinin uygulamasinin detayli bir analizine yer verilmis ve savundugumuz teorik yaklasim ile ne ölcüde uyumlu oldugu irdelenmistir. Devletin sorumluluguna iliskin kurallar örnegin hukuka aykiri eylemin devlete atfedilmesi veya hukuka aykiriligi ortadan kaldiran bir halin varligi gibi durumlar bakimindan dogrudan devletin yabanci yatirimciya karsi sorumlu tutulup tutulamayacagini belirlemektedir. Yine, bir özel sirket tarafindan gerceklestirilen eylem atfedilmeye iliskin kurallar uyarinca ev sahibi devlete yüklenebilirse devletin o eylemden dolayi sorumlulugu dogarken, atfedilmenin kosullarinin varligi ispat edilemedigi takdirde bu eylemlerden dolayi devletin sorumlulugunun dogmasi mümkün degildir. Uluslararasi sorumluluk hukukunun bu denli önemli sonuclar dogurmasi, konunun önemini aciklamaktadir. Hakem mahkemelerinin uygulama acisindan uluslararasi hukuk ile yatirim hukuku iliskisinin kurulmasinda dogru bir yaklasim benimseyip benimsemedigi verilen pek cok kararin sonucuna etki edebilecek niteliktedir.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.