18,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Yeryüzünün her yerinde oldugu gibi Anadolu cografyasinda da egemenlerin vahseti, yüzlerce katliam ve sürgünle sürdürülmüs ancak mazlumlarin isyanlari durdurulamamistir. 68 baskaldirisi ve 71 direnisiyle baslayan, 74-80 döneminin ardindan 90larda tekrar alevlenen devrimci mücadele; tarihe ve topluma karsi sorumluluk bilinci tasiyan her devrimciyi, hatalarina karsi acimasiz ve derinlikli bir cözümleme üretmeye ve özelestiri vererek kendini yenilemeye davet etmektedir. Toplumsal sorunlarin tarihsel derinliginde yatan ana dügümleri cözmek ve yenilginin psikolojik ve ideolojik etkisini kirmak…mehr

Produktbeschreibung
Yeryüzünün her yerinde oldugu gibi Anadolu cografyasinda da egemenlerin vahseti, yüzlerce katliam ve sürgünle sürdürülmüs ancak mazlumlarin isyanlari durdurulamamistir. 68 baskaldirisi ve 71 direnisiyle baslayan, 74-80 döneminin ardindan 90larda tekrar alevlenen devrimci mücadele; tarihe ve topluma karsi sorumluluk bilinci tasiyan her devrimciyi, hatalarina karsi acimasiz ve derinlikli bir cözümleme üretmeye ve özelestiri vererek kendini yenilemeye davet etmektedir. Toplumsal sorunlarin tarihsel derinliginde yatan ana dügümleri cözmek ve yenilginin psikolojik ve ideolojik etkisini kirmak zorunlu bir görevdir. Bu amacla, egemenlerin hileli yönlendirme ve güdümlemeleriyle, toplumsal gericiligin tetikcisi ve tuzakcisi haline getirilen dini inanclari; tüm önyargilardan, körü körüne baglilik ve teklestirme cemberinden kurtarmak, her devrimci dervis icin acik bir zorunluluktur. Dinin üstündeki hurafe dolu kara katmanlari kazimak ve dini bilinci, tarihte oynadigi devrimci özle yeniden bulusturmak ilk adimdir. Dini; bilincli ve özgür bir ictenlik ve ortak bir sorumluluk ahlaki iceren, cogullasmaya acik vicdani bir hosgörüyle, farkliliklara tahammül iceren, kamusal bir bagliliga dönüstürmek, dinde gercek bir devrimdir. Dinde devrim devrimde din bilinci, antikapitalist, antiotoriter bir öz ile vicdani özgürlestirerek toplumsallastirir. Bu bilinc; dinin, hayatin icindeki dogal yaratici dinamik özüne ve dogal devrimci aslina dönüs bilincidir ve insanin kendisiyle, dogayla ve toplumla barisma iradesidir. Din ile devrim, hayatin hakikati icinde ic ice gectigi anda; toplumsal hayat, özgürlesme ve ortaklasma ekseninde döner ve insan, kendi vicdani dogalligi icinde özgürce iradelesebilir. Din ile devrim, tekil zorba hiyerarsinin iktidar kurucu bir aracina dönüstürüldügü anda ise, karsi maddenin maddeyi yok etmesi gibi hayatin cogul canliligi teklesir, kisirlasir ve yok olur. Dinin devrim ile olan bütünlügü korundugunda ve din ile devrimin ic ice gecme hali süreklilik kazandiginda, toplumlarin dogal hakikati en berrak sekilde aciga cikar; cünkü bu birlikteligin sürekliligi, toplumsal hayatta gercek köklü cözümler üretebilir.