14,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Eger yüceligin ölcütü yeryüzündeki her insanin yüregine nese sacmaksa, Muhammed Ali dünyanin en yüce insaniydi. O her acidan, gelmis gecmis en cesur, en iyi yürekli ve en mükemmel insandi. BOB DYLAN Ciplak ve Ölü romaniyla dünya capinda üne kavusan, Pulitzer ve Légion dhonneur sahibi, ABDli romanci Norman Mailer, Dövüste, Muhammed Alinin efsanevi maclarindan birini mercek altina aliyor. Vietnam savasina katilmayi reddetmesi üzerine tüm unvanlari elinden alinan, lisansi iptal edildigi icin kariyerinin en verimli yillarinda ringlerden uzak kalan, yokluk icinde kendisini Amerikadaki siyahlarin…mehr

Produktbeschreibung
Eger yüceligin ölcütü yeryüzündeki her insanin yüregine nese sacmaksa, Muhammed Ali dünyanin en yüce insaniydi. O her acidan, gelmis gecmis en cesur, en iyi yürekli ve en mükemmel insandi. BOB DYLAN Ciplak ve Ölü romaniyla dünya capinda üne kavusan, Pulitzer ve Légion dhonneur sahibi, ABDli romanci Norman Mailer, Dövüste, Muhammed Alinin efsanevi maclarindan birini mercek altina aliyor. Vietnam savasina katilmayi reddetmesi üzerine tüm unvanlari elinden alinan, lisansi iptal edildigi icin kariyerinin en verimli yillarinda ringlerden uzak kalan, yokluk icinde kendisini Amerikadaki siyahlarin davasina adayarak siyasi mücadelesini sürdüren Muhammed Alinin muazzam geri dönüsüne bizzat taniklik ediyor. Truman Capote ile birlikte kurgu-disi yaratici metinlerin öncülerinden biri olan Mailer, 30 Ekim 1974te, Zairenin baskenti Kinsasada gerceklesen Muhammed Ali ile George Foreman kapismasinin öncesindeki gergin bekleyisi ve sekiz rauntluk macin tamamini benzersiz, yer yer komik ve dizginlenemez üslubuyla, adeta bir satranc macini ya da bir sanat yapitini betimler gibi dile getiriyor. Mailer dövüsün dramatik akisini son derece incelikli bir dille aktarirken, Zaireye, Afrika inanislarina dair dahiyane gözlemlerini, siddetin dogasina, boksun ardindaki strateji, irade ve felsefeye iliskin düsüncelerini, izlenimlerini de aktariyor. Mailerin en büyük erdemi af dilemeden itiraf edebilme yetisi. O yasayan yazarlar arasinda en az pismanlik duyani ve kendini böylesine derinden affeden bir adami affetmemek cok zor. MICHAEL WOOD Truman Capote ile birlikte kurgu-disi yaratici metinlerin öncülerinden biri olan Mailer, 30 Ekim 1974te, Zairenin baskenti Kinsasada gerceklesen Muhammed Ali ile George Foreman kapismasinin öncesindeki gergin bekleyisi ve sekiz rauntluk macin tamamini benzersiz, yer yer komik ve dizginlenemez üslubuyla, adeta bir satranc macini ya da bir sanat yapitini betimler gibi dile getiriyor. Mailer dövüsün dramatik akisini son derece incelikli bir dille aktarirken, Zaireye, Afrika inanislarina dair dahiyane gözlemlerini, siddetin dogasina, boksun ardindaki strateji, irade ve felsefeye iliskin düsüncelerini, izlenimlerini de aktariyor. Mailerin en büyük erdemi af dilemeden itiraf edebilme yetisi. O yasayan yazarlar arasinda en az pismanlik duyani ve kendini böylesine derinden affeden bir adami affetmemek cok zor.