23,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Edebiyatimizda bircok yazinsal türde eser veren Ahmet Mithat Efendinin Esrar-i Cinayat -Cinayetlerin Sirlari- adli polisiye romani, olaylarin akisindaki kurgu ustaligi ve karakterlerinin güclü bir sekilde canlandirilmis olmasiyla yazarin övgüyü hak eden eserleri arasina girmistir. Bir genc kizin cesedinin bulunmasiyla baslayan roman, intihar süsü verilerek öldürülmüs ikinci bir kisinin bulunmasiyla sürükleyici sekilde devam ederken, polis sefi Osman Sabri ile Muharrir Efendinin isbirligi ve dikkatli takipleri sonucu bambaska bir hale bürünür. Dönemin adalet sistemini, yargilama usullerini…mehr

Produktbeschreibung
Edebiyatimizda bircok yazinsal türde eser veren Ahmet Mithat Efendinin Esrar-i Cinayat -Cinayetlerin Sirlari- adli polisiye romani, olaylarin akisindaki kurgu ustaligi ve karakterlerinin güclü bir sekilde canlandirilmis olmasiyla yazarin övgüyü hak eden eserleri arasina girmistir. Bir genc kizin cesedinin bulunmasiyla baslayan roman, intihar süsü verilerek öldürülmüs ikinci bir kisinin bulunmasiyla sürükleyici sekilde devam ederken, polis sefi Osman Sabri ile Muharrir Efendinin isbirligi ve dikkatli takipleri sonucu bambaska bir hale bürünür. Dönemin adalet sistemini, yargilama usullerini rüsvet ve kayirmaciligi gözler önüne sererek elestiren roman, yazarin usta isi üslubunu da yansitarak sasirtici bir sonla biter. Ahmet Mithat Efendi 1844-1912 Tanzimat devrinin önde gelen yazarlarindandir. Gazetecilikle basladigi yazi hayatina hikaye ve roman yazarligini da ekleyerek cesitli alanlarda sayisi yüz elliyi bulan eser kaleme almistir. Yaziyi halki egitmek icin bir arac olarak gördügünden ansiklopedik bilgilerle dolu eserlerinde okuyucuyla daima diyalog halindedir. Sofyada Tuna gazetesinde önce yazar, daha sonra basyazar olarak gazetecilige adim atar. Mithat Pasayla gittigi Bagdatta ressam Osman Hamdi Bey, Muhammed Zühavi ve Sirazli Bakir Can Muattar gibi isimlerin de bulundugu oldukca genis kültürlü bir cevreye girerek Bati ve Dogu kültürleri üzerine bilgisini derinlestirir. Tahtakaledeki evinde kendi matbaasini kurup kitaplarini yayimlamaya baslar. Bir yandan da yayimladigi Devir, Bedir, Dagarcik, Kirkambar gibi gazete ve dergilerle gazetecilige devam eder. Yazilarindan dolayi Abdülaziz yönetimi Namik Kemallerle birlikte onu da sürgüne gönderir. Üc yil süren Rodos sürgününde cocuklar icin bir okul acarak ders vermeye baslar ve ilk romanlarini yazar. Istanbula döndügünde cesitli memuriyetlerde bulunur ve Türk basin tarihinin en uzun soluklu gazetelerinden Tercüman-i Hakikati kurar. Hemen her konuda, üstelik yeni tekniklerle de yazan Ahmet Mithatin secme eserlerine Türk Edebiyati Klasikleri Dizimizde yer vermeyi sürdürecegiz.