Senin durumun iyi Deborah... diyordu karisina. Yalniz, arkanda bir ogul birakmaman cok yazik, ölüm duani ben yapmak zorundayim, ben de yakinda ölecegim ve arkamizdan kimse aglamayacak. Iki kücük toz tanesi gibi rüzgarda savrulacagiz. Iki kücük parlaklik gibi yok olacagiz. Ben cocuk yaptim, senin kucagin bunlari dogurdu, ölüm onlari aldi. Yasantin yokluk icinde ve anlamsiz gecti. Genclik yillarinda etinden yararlandim, yaslilikta ise seni hor gördüm. Belki günahimiz buydu. Sevginin sicakligi icimizde olmadigi, aksine aliskanligin soguklugu oldugu icin... Cevremizdeki her sey öldü, kurudu ve cürüdü. Senin durumun iyi Deborah... Tanri sana acidi. Sen bir ölüsün ve gömülüsün. Tanri bana acimiyor. Zira ben bir ölüyüm ancak yasiyorum. Tanri, ne yaptigini iyi bilir. Eger yapabilirsen beni canlilarin kitabindan silmesi icin dua et. Carlik Rusyasinin Yahudi gettolarindan birinde yasiyordu Mendel Singer. Siradan ve her gün karsilasilabilecek bir Yahudi idi. Rüya görmeden uyuyordu. Vicdani temizdi. Iffetli bir insandi. Pismanlik ve arzu duydugu hicbir sey yoktu. Kabuguna sikismisti Mendel, yalnizdi, yorgundu... Iste böyle bir ruh haliyle, bulundugu zamana ve mekana kendini yabanci hissediyor ve bu yüzden ailesinin dagilmasini engellemek amaciyla atalarinin yüzyillardir yasadigi bu topraklari terk ederek Amerikaya göc ediyor.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.