Dil, bir toplumun kültürünün yans mas olup kültür dil ile hayat bulur. Bir milletin dilinin yasayan en güzel ifadesi de edebiyat d r. Bunun için de kayda deger edebi örneklerin arast r lmas ve incelenmesi sartt r. ...dünle beraber gitti cancag z m ne varsa düne ait, simdi yeni seyler söylemek laz m... Cümleleri ile insanl ga seslense de bilge adam; art k çag, siirin kapsam alan na giren her ne varsa sonuna kadar tüketilmis oldugu bir çagd r. Yani sairler daha az malzeme ile siir binas n insa etmek zorundad rlar. Buna paralel olarak yine XIX. yüzy l, Osmanl Devleti'nin tarihi ve sosyal çalkant lar had safhada yasad g ve tüm alanlarda çöküsün son h zla devam ettigi bir yüzy ld r. Bu çöküs, her alanda oldugu gibi, siirde de en ileri düzeyde kendini göstermistir. Çal smam z n as l konusunu teskil eden Fehîm-i Sânî iste edebiyat m z n k s r bir döngü içerisine girdigi, kendisini yenileyemedigi ve daha çok kendisini yineledigi bu yüzy lda yasam s; hem ögrenmis, ögretmeye çal sm s hem de yazm s, yazd rmaya çal sm s bir sahsiyettir. Çal smam z n temel amac , XIX. yüzy l divan sairi Süleyman Fehîm'in hayat n ve edebi kisiligini tespit etmek ve divan n her yönüyle incelemektir.