Eleniden önce Daha ben cocuktum daha tütüne daha kahveye alismamistim Sabahlari, aksamlari bilmiyordum daha Bir gün bakiyorum aksam ellerimde gözlerimde Bir gün sabah her yanim. Eleni geliyor Dünyaya bakiyorum Dünya sanildigi kadar kücük degil o gün anliyorum Sanildigi kadar üzgün degiliz dünyada O gün bütün siirleri yakmali yeniden yazmali diyorum Saint Antoinein Güvercinleri Galile Denizi 1958 Ilhan Berk siirinde yeni bir dönemi acan karakteriyle ayirici öneme sahiptir. Bir anlamda önceki kitaplarini yadsiyan, sözün en aza indirgenmesi olarak gördügü, ilk 1953te Yenilik dergisinde yayimladigi, sonradan Ikinci Yeninin habercisi olarak anilacak Saint Antoinein Güvercinleri siiriyle baslayan dönemini Saint Antoinein Güvercinleriyle o zamanki bu korodan yazilan siir kalabaligindan ayiriyorum kendimi. Siir arayisimda bir baskalik var. Cokboyutlu, cokanlamli, cagrisimli, bu yüzden de degil mi sözü geri plana atiyorum kapali bir siir pesindeyim artik diye tanimlayan Ilhan Berk, o tarihten baslayarak gerceküstücülük etkisinde dil, imge ve anlam arayislarina yönelerek siirin baska alanlarina odaklandi. Tarih, erotizm, kent, Istanbul, nesneler ile beslenen siirinin deltasi zamanla genisledi. Her daim taze, diri bir siirin pesinden giden Ilhan Berkin Galile Denizi söze bir baskaldiri.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.