Hepimiz ideolojik mahallelerde yasiyoruz. Ilimli da olsak, radikal de, belli bir cevreden cikamiyoruz. Öteki kabul ettigimiz kisilerle iletisim kuramiyoruz. Hatta sürekli catisiyoruz.Bu ayrimlar, ayriliklar ister istemez ayrimciliga dönüsüyor. Ötekiyle diyalog kurmaya yeltenirsek, kendi mahallemizden olanlar söyle diyor Vay Davayi satti Hain Ötekilere yaranmaya calisiyor..Öteki mahalledekiler ise söyle diyor Kendi mahallesinde tutunamadi, bize yanasiyor Kisisel cikari icin burada Bizden degil.. Sonuc Mahalleden cikip Türkiyeye gecemiyoruz.Bir bina düsünün, her odada bir grup yasiyor. Kimse salona inmiyor. Digerleriyle bulusmuyor.Mesele, odadan cikip salona inmekte. Bu, davayi satmak, kendinden vazgecmek degildir. Türkiyenin meselelerini hep birlikte, el ele vererek, uzlasarak cözebilecegimizi kabul etmektir.Salona inersek, kendi mahallemizdekiler de, diger mahalledekiler de onurumuzu kiracak sözler söylüyor, davranislar sergiliyorlar.Peki, bu is nasil olacak Onurumuzu koruyarak kafesimizden, odamizdan, mahallemizden nasil cikabiliriz Levent Gültekin, kendi macerasi üzerinden, Onurlu Cikisin mümkün oldugunu söylüyor. Son derece samimi, zihin acici ve sasirtici bir anlatimla okura cagrida bulunuyor, el uzatiyor Wir leben alle in ideologischer Nachbarschaft. Wenn wir auch moderat oder radikal sind, können wir nicht aus einem bestimmten Umkreis herauskommen. Wir können nicht mit den Menschen kommunizieren, die wir als die Anderen akzeptieren. In der Tat sind wir ständig in Konflikt. Wenn wir versuchen, einen Dialog mit Anderen zu führen, sagen die aus unserer Nachbarschaft Wow, die haben den Fall verkauft Verräter Sie versuchen es den Anderen recht zu machen...
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.