Bir kosu gidip otursam o taslara. Dokunsam bahcenin yipranmis duvarlarina. Hala duruyorsa sarilsam defnenin gövdesine. Annemin o günlerdeki duygularini anlatirlar mi bana Hüzünlerinden, hayallerinden bir kücük iz bulabilir miyim orada Annem ve annemin kadinlari... Yasama en zor kesitlerinden tutunanlar. Tüm güclerini harcayarak, terinin, kaninin son damlasini vererek tutunanlar. Her birinin hayati klasik ve bildik sözcüklerle basli basina bir roman sanki. Onlari bir arada tutan, dostluklarini pekistiren belki de bu yanlari. Yasama inatla, inancla baglanan kadinlar her biri. Ne büyütüyorlar ne de kücümsüyorlar yasadiklarini... Tipki Dilek gibi bizlerin de unutamadigi bahceler vardir mutlaka. Aradan ne kadar zaman gecerse gecsin, gecmisin penceresinden uzanip oraya bakmak isteriz. Fotograflarin ve anilarin rehberliginde; acinin, sevincin ve coskunun ic ice gectigi bir gecmis zaman yolcuguna cikmaya ne dersiniz Eger bu yolculukta Dileke eslik ederseniz, cocuk yasta evlenip Istanbula gelen Hatice ve onun kadinlariyla tanisacaksiniz. Üst üste gelen talihsizliklerle, acilarla sinanan ama basina ne gelirse gelsin; iyilikten, dostluktan ve ailesinden hic vazgecmeden mücadeleye devam eden Hatice... Iki Bahce Bir Pencere sadece genis ailelerin, aileden bile daha yakin komsularin, bir zamanlar Tophaneyi mesken tutmus renkli insanlarin hikayesi degil, ayni zamanda da tüm annelere bir saygi durusu...
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.