Akâid ve kelâm ilminin ilgilendigi konularin basinda Islâmin Allah tasavvurunu sekillendiren tevhid ilkesi gelir. Basra Mu'tezilesi'nin ünlü kelâmcisi ve Sâfiî fakihi Kâdî Abdülcebbâr (ö.415/1025), kendisinden önceki Mu'tezile âlimlerinin görüslerini derler, analitik seçim yaparak mezhebi sistematik hale getirir. O'nun Allah tasavvuru ve tevhid görüsünün incelenmesi konunun Mu'tezile düsüncesinde nasil algilandigini da göstermesi açisindan önem arzedebilir. O, diger bazi Mu'tezilî âlimlerin aksine "Usûl-i Hamse"de birinci siraya Allah tasavvurunun temellendirdigi "Tevhid" prensibini yerlestirir. Tesbih ve tecsim ilah tasavvurlarini reddeder. "KÂDÎ ABDÜLCEBBÂR'DA ALLAH TASAVVURU ve TEVHID SORUNU" adli bu çalisma giris ve 2 bölümden olusmaktadir. Giriste; Kâdî Abdülcebbâr'in hayati, ilmi kisiligi ve eserleri. 1.bölümde; itikadî meselelerin yorumunda akla ve iradeye öncelik veren kelâm ekolü Mu'tezile'nin zuhûru ile kelâm ve Islâm mezhepleri tarihi'nde farkli ilah anlayislari ve Allah tasavvuru sorunu, 2.bölümde; Önemli Mu'tezîlî âlim Kâdî Abdülcebbâr'in Allah tasavvuru ve tevhid hakkinda görüsleri ile itikâdî-kelâmî problemlere çözüm önerileri incelenmekte ve degerlendirilmektedir.