23,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Farsca kaleme alinan diger 16. yüzyil ahlak kitaplari arasinda Türkce yazilmasiyla öne cikan Kinalizadenin Ahlak-i Alasi, hem din felsefe hem de Islam toplumlarindaki siyaset ahlak iliskisini anlamlk acisindan önemli bir kitap. Kitapta ahlak, kisisel ahlak, aile ahlaki ve devlet ahlaki olmak üzere üc ana baslik altinda tasnif ediliyor. Osmanli siyasetini mesru bir zemine oturtmanin yaninda siyaseti ahlaki terimlerle kavramlastirarak bir Ssiyaset ahlaki ortaya koymaya yönelen, bir taraftan da Machivellinin Prensinin cagdasi olan kitap, siyaseti ahlakin penceresinden ele almasiyla siyaset…mehr

Produktbeschreibung
Farsca kaleme alinan diger 16. yüzyil ahlak kitaplari arasinda Türkce yazilmasiyla öne cikan Kinalizadenin Ahlak-i Alasi, hem din felsefe hem de Islam toplumlarindaki siyaset ahlak iliskisini anlamlk acisindan önemli bir kitap. Kitapta ahlak, kisisel ahlak, aile ahlaki ve devlet ahlaki olmak üzere üc ana baslik altinda tasnif ediliyor. Osmanli siyasetini mesru bir zemine oturtmanin yaninda siyaseti ahlaki terimlerle kavramlastirarak bir Ssiyaset ahlaki ortaya koymaya yönelen, bir taraftan da Machivellinin Prensinin cagdasi olan kitap, siyaseti ahlakin penceresinden ele almasiyla siyaset felsefesi acisindan da önemli bir konuma sahip. Türk Siyaset Düsüncesinin tarihsel kökenlerini derinlemesine anlamak isteyenler icin vazgecilmez bir kitap olan Ahlak-i Ala ve bu kitabin ahlak kitaplari arasindaki yeri üzerine ciddi bir doktora calismasi... Kinalizade Ali Efendi ö.9791572 müderrislik, kadilik ve Anadolu kazaskerligi gibi görevlerde bulunmus Osmanli bilginlerinden birisi olup, amel hikmet pratik felsefe konusunda önemli bir eser olan Ahlak-i Ala adli kitabin müellifidir. Kinalizade bu eserinde ferd ahlak yaninda aile ve devlet ahlakiyla ilgili düsüncelerini ortaya koyar. Ayrica teorik felsefeyle ilgisi sebebiyle oldukca orijinal sayilabilecek nefs-ruh, ruhlarin evrimi vb. konulardaki görüsleri de bu eserinde yer alir. Elinizdeki bu eser Kinalizadenin ahlak felsefesini ortaya koymakta, onun engin kültürel mirasi nasil yansittigini göstermekte, Ibn Miskeveyhin Tehzbül-ahlak, Nasrüddn-i Tsnin Ahlak-i Nasir, Celaleddn Devvannin Ahlak-i Celal ve Muhyi- Gülsennin Ahlak-i Kiram adli eseriyle karsilastirmalar yaparak Islam dünyasinda genel olarak hikmet-felsefe özelde amel hikmet-pratik felsefe konularinin muhtevasindaki gelisimi ve degisimi, felsefe-din iliskisini gözler önüne sermektedir. Felsefe ve dinin nasil ic ice gectigi, felsefi kavramlarin nasil din muhteva kazandigi, günlük hayata ve topluma nasil yansidigi ve yansitildigi, teorik bilginin pratik hayata nasil mal edildigi rahatca görülmektedir. Bu acidan kültür hayatimiz ve felsefe tarihimiz acisindan oldukca önemli bir calismadir. Ayse Sidika Oktay calismalarini Isparta Süleyman Demirel Üniversitesinde Din Felsefesi Ana Bilim Dalinda sürdüren bir akademisyen. Ankara Ilahiyat mezunu. Özellikle ahlak felsefesiyle ilgileniyor. Gectigimiz yilin Aralik ayinda Kinalizade Ali Efendi ve Ahlak-i Ala adiyla kitaplasan calismasiyla 1998de Marmara Üniversitesi bünyesinde doktorasini tamamladi. Calismasinda bu önemli eseri kaynaklarla ve diger ahlak kitaplariyla iliskisi baglaminda ve betimleyici bir tarzda ele aldi. Oktayla yeni cikan kitabi üzerine konustuk. Ahlak-i Alai ahlak felsefesi, sosyal tarih, siyaset felsefesi ve daha bircok yönden ele alinip yararlanilabilecek bir eser gibi. Ayrica Farsca yazilan benzerlerinden farkli olarak ilk Türkce ahlakname olma özelligini tasiyor. Kitabi sizin acinizdan önemli kilan ne oldu Aslinda Alaiyi sadece bir ahlak kitabi olarak degerlendirmek hata olur. O dönemdeki anlayisa uygun olarak pratik felsefeyi anlatmak amaciyla yazildigi icin bu alanla ilgili bilgiler iceriyor. Ama genel felsefe, sosyoloji, tarih, tarih felsefesi, siyaset felsefesi, antropoloji, egitim felsefesi, psikoloji ve günümüzde Batida gündemde olan uygulamali ahlakla applied ethics ilgili pek cok bilgi de bulabiliyorsunuz onda. Icindeki siirler üzerinde cok durmadigim icin eserin edebi yönünden hic bahsetmiyorum. Cok boyutlu bir eser. O dönemin ahlak anlayisini ve ahlakin diger ilimler arasindaki yerini, onlarla iliskisini göstermesi bakimindan son derece önemli. Ayrica Kinalizade herkesin okuyup anlayabilmesi icin Türkce bir eser yazma niyetinde oldugunu acikca dile getiriyor. Dönemin oldukca agdali Osmanlicasina ragmen, dua ve giris bölümleri disinda oldukca sade bir dille yazmaya calismis. Kinalizadeden önce ve sonra Osmanli ve Türkcede ahlakla ilgili bu kadar kapsamli bir eser yazilmadigi icin benim icin önemliydi. Ayrica bir gelenegin devamiydi ancak o gelenegin eksiklerini tamamlama, celiskilerini giderme ve problemlerini tespit ederek cözüm üretme gayreti kendisini eserin bütününde hissettiriyordu. Bu sebeple bu gelenegin zirvesinde bir eser olarak anilmaktadir. Yine dönemin serh ve hasiye gelenegi düsünüldügünde Kinalizadenin gercekten kendi capinda özgün bir eser yazma gayreti icinde oldugu görülür. Bizler Islam ahlakinin evrenselliginden bahsediyoruz. Osmanlinin ahlak anlayisindaki üstün özellikleri anlatiyoruz. Fakirler icin konulan sadaka taslari vs. simdi mümkün mü Kinalizadenin eserinin genelde Islam özelde Osmanli ahlak anlayisini ve bunun altinda yatan temel inanc ve ilkeleri, felsefi alt yapiyi göstermesi bakimindan da son derece önemli. Ayrica bu eserde felsefenin insanlarin hayatina nasil girdigini, bazi felsefi düsüncelerin nasil icsellestirildigi hayretle görülür. Belki iddiali bir söz olacak ama Osmanlida felsefe yapilmiyordu ama yasaniyordu. Alaiyi okurken felsefenin tasavvuf, ahlak psikolojisi, kelam vb. disiplinler vasitasiyla yasamaya devam ettigini, beyitler vb. vasitasiyla insanlarin günlük hayatinin bir parcasi haline geldigini görüyoruz. Bazi filozoflarin sözleri din büyüklerinin sözleri olarak algilaniyor. Kitabinizdan, Ahlak-i Alainin yazildigi 1565 yilindan sonra kisa sürede yayginlastigini ve kabul gördügünü ögreniyoruz. Seckinler ve halk katinda kimler tarafindan okunduokunmustur Bazi kaynaklarda gecmesine ragmen o dönemdeki medrese programlarinda Ahlak-i Alainin ders kitabi olarak okutulduguna dair bir ders kaydina rastlamadik. Medrese müfredatinda, ahlak adinda bir ders görünmedigi gibi Alainin okutulabilecegi baska bir ders de mevcut degil. Sonraki dönemlerde Alainin kisaltilmis nüshalari idadilerde ve rüstiyelerde okutulmus. Ancak kütüphanelerde o kadar cok el yazma nüshasi var ki bu durum Alainin cok yaygin oldugunun bir isareti. Yine Topkapi Sarayi Kütüphanesinde bazilari oldukca eski tarihli birisi Alainin yazildigi 973 tarihli ve son derece güzel hat ve tezyinlerle süslenmis Alai nüshalarinin oldugunu gördüm. Bunlar muhtemelen sehzadeler ve saray erkani icin hazir
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.