...Köyüm ve mahallem; Arikovani gibi sensakrak bir isci mahallesiydi. Mahallenin dibinde kayalar arasina siginmis köy bulunurdu. Mahallenin iki üc km ilerisinde ustalarin, amirlerin, mühendislerin bulundugu petrol kampi yer alirdi. Mahallede genellikle isciler ikamet ederdi. Insanlarin yasam tarzindan, giyim kusamina, konusmadan, yemek yeme adabina kadar üc cesit kültürü bulmak mümkündü. Kampin merkezindekiler; biz mahalleli ve köylüye göre aristokrat sinifiydi. Lojmanda otururlardi. Kadinlarin ve kizlarin etekleri dizlerinde, kollari, baslari, bacaklari ciplakti. Radyo ve gramofon sesleri ayyuka cikardi. Erkekler kisa kol gömlek giyip baslari acikti. Cumartesi günleri seyyar sinema gelirdi. Kampin ortasindaki meydana sandalyeler konulur, biz de cömelirdik. Sinema perdesi ya iki direk arasina gerilir ya da yemekhanenin duvarina asilirdi. Sinema gününü sabirsizlikla cekerdik. Mahalleden kampa kosarken bazen rüzgar eser, genzimiz, bogazimiz, gözümüz ve kulagimiz toz dolardi. Bazen de saatlerce beklerdik, seyyar sinema gelmezdi. O vakit, ordusu bozguna ugramis komutan gibi eve dönerdik...
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.