95,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

11. yüzyil 15. yüzyil arasi, Anadoluda yasanan pek cok toplumsal ve siyasi olay acisindan karanlikta kalmis bir dönem. Bunun pek cok nedeni var. Ancak en önde gelenler Bizans Imparatorlugunun dagilmasi nedeniyle imparatorluk kayitlarinin düzenini kaybetmesi ve Anadolunun yeni sakini olan Türk boylarinin göcer karakterinden dolayi kayit tutma diye bir özelliginin olmamasidir. Hal böyle olunca herkesin bir tarafindan tuttugu, hurafelerin, efsanelerin ve gerceklerin ic ice gectigi bir tarih anlatimi ile karsi karsiya kaldik. Özellikle Türkiyeli tarihcilerin birbirinden cok farkli tezleri isleri…mehr

Produktbeschreibung
11. yüzyil 15. yüzyil arasi, Anadoluda yasanan pek cok toplumsal ve siyasi olay acisindan karanlikta kalmis bir dönem. Bunun pek cok nedeni var. Ancak en önde gelenler Bizans Imparatorlugunun dagilmasi nedeniyle imparatorluk kayitlarinin düzenini kaybetmesi ve Anadolunun yeni sakini olan Türk boylarinin göcer karakterinden dolayi kayit tutma diye bir özelliginin olmamasidir. Hal böyle olunca herkesin bir tarafindan tuttugu, hurafelerin, efsanelerin ve gerceklerin ic ice gectigi bir tarih anlatimi ile karsi karsiya kaldik. Özellikle Türkiyeli tarihcilerin birbirinden cok farkli tezleri isleri iyice karistirmis durumda. Buna Bizans kayitlarinin farkli alfabesi ve antik Yunanca bilmeme sorunu yüzünden pek cok Türk tarihci acisindan ulasilamaz olmasi da eklenince durum iyice karanlik bir hal almis. Iste tam bu noktada Speros Vryonis, Jr.in kitabi büyük önem kazaniyor. Hem Yunan hem Türkce kaynaklarin birlikte kullanildigi, ilginc tezleri barindiran bu öncü calismanin Türkceye cevrilmesi gecikmis de olsa cok önemlidir. Antik Cagda Dogu Akdenizin Levant Helenlesmesi ve yari-Helenlesmis Dogu Akdenizin ortak mirascilari olan Bizans ve Islam toplumlarinin asirlar süren catismalari. Bizans Helenizminin cöküsü ve 11. yüzyildan 15. yüzyila kadar Anadolunun Islamlasma fenomeni o bölgede ve o dönem icinde son kez kesismisti. Cok genis cografi ve kronolojik bir alana yayildigi ve üc disiplinle kesistigi icin Bizans, Islam ve Türkoloji disiplinleri fazlasiyla iddiali bir caba bu belki de. Bu calisma, Helmut Ritterin 1959da Istanbulda bir lokantada, o dönemde bana baska bir anlamda söylemis olsa da bir meydan okuma gibi görünen sözlerini bitirmis oluyor artik. Bu ünlü oryantalist bana, gayet sakin ve yalin bir sekilde bu büyük kültürel dönüsümünün tarihini yazmanin imkansiz oldugunu söylemisti. Benim kendi cabalarim ister istemez bu büyük sorunun belli basli alanlari yüzünden kisitlanmisti. Arastirma icin Selcuk, Iznik, Trabzon devletlerinin ve Türk beyliklerinin cogunun yeni ve ayrintili tarihlerine gercekten cok ihtiyac vardi. Gordlevski 1941den beri Anadolu Selcuklulari, 1898 ve 1912de Meliarakes ve Gardenerden beri Iznik ve 1926da Millerdan beri Trabzon hakkinda kapsamli bir tarih yok. Bizans ve Anadolu Selcuklu arkeolojisi hala emekleme döneminde, bu dört yüzyil icindeki önemli olaylarin ve bu olaylarin tarihlerinin tespitleri dahi henüz yapilmis degil. Islamlasmanin Ermenistan, Gürcistan ve Dogu Anadoludaki Suriye toplumlarinda yol actigi cöküsün öyküsü gercekten isin özünü olusturdugu halde, henüz yazilmadi.