8,49 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

1947 yilinda Malezyanin kuzeybatisinda yer alan Kedahta dünyaya gelen Chandra Muzaffar, medeniyetler diyalogu üzerine yazilari disinda, din, insan haklari, Malezya siyaseti ve uluslar arasi iliskiler alanlarinda pek cok eser verdi. Chandra, 19 kitap yazmis ya da editörlügünü üstlenmis, Ingilizce ve Malayca makaleler yayinlamistir. Bu kitap Dr. Chandra Muzaffarin hayat felsefesinin bir yansimasi. Zira Chandra bir taraftan akademik alanda calismalar üretirken bir taraftan da küresel hegemonyaya karsi bilincleri ve vicdanlari uyanik tutacak ve harekete gecirecek her türlü eylemi organize…mehr

Produktbeschreibung
1947 yilinda Malezyanin kuzeybatisinda yer alan Kedahta dünyaya gelen Chandra Muzaffar, medeniyetler diyalogu üzerine yazilari disinda, din, insan haklari, Malezya siyaseti ve uluslar arasi iliskiler alanlarinda pek cok eser verdi. Chandra, 19 kitap yazmis ya da editörlügünü üstlenmis, Ingilizce ve Malayca makaleler yayinlamistir. Bu kitap Dr. Chandra Muzaffarin hayat felsefesinin bir yansimasi. Zira Chandra bir taraftan akademik alanda calismalar üretirken bir taraftan da küresel hegemonyaya karsi bilincleri ve vicdanlari uyanik tutacak ve harekete gecirecek her türlü eylemi organize etmektedir. Bu kitabin basligi her ne kadar soru seklinde de olsa, aslinda yanit gayet acik Küresel hegemonya gercek, ancak küresel ahlak henüz ortaya cikmadi. Fakat Chandra kitabinda umuttan yana tavir belirliyor ve söyle diyor Önümüzde cok önemli bir dönüsüm oldugunu bildigim icin, iste bu yüzden, cagimizin gögüs gerdigi bütün davalara ve sikintilara ragmen umutsuz degilim. Biliyorum ki ilahi inanca dayanan adil, sevecen evrensel medeniyet dogacak. Inaniyorum ki; yeni bir safak gelecekte bizi bekliyor. Onu karsilamak icin orada olmayabilirim; su anin parcasi olanlarimizin pek cogu da gelecegin dogmamis nesillerine ait olan bu parlak ve güzel sabahi karsilamak icin civarda olmayabilirler. Fakat bu karanlik geceyi yasamak zorunda olan bizler kalplerimizdeki umut alevinin ölmesine izin vermemeliyiz. Cünkü umut, insan ruhunun adalet ve saygi icin ebedi arzusunda tecessüm eden bir isiktir.