7,49 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Nebiler ve onlara verilen kitaplarin mesruiyeti büyük oranda tasdik iliskisine dayanir. Kendinden öncesini tamamen yok sayan, gecersiz kilan bir nebye insanlarin tabi olma yükümlülügü yoktur. Dolayisiyla; yeni bir neb gelene kadar önceki seriatin gereklerini yerine getiren kimselerin, gelen nebye tabi olduktan sonra ser ahkama dair hayatlarinda köklü degisiklikler beklenemez. Mesela; Muhammed a.s.a tabi olana kadar, zina etmeyen, faiz yemeyen, icki icmeyen bir Ehl-i kitabin, Muhammed a.s.a tabi olduktan sonra, herhangi bir vahiy henüz inmedigi gerekcesiyle bu konularda bir ara dönem yasayip…mehr

Produktbeschreibung
Nebiler ve onlara verilen kitaplarin mesruiyeti büyük oranda tasdik iliskisine dayanir. Kendinden öncesini tamamen yok sayan, gecersiz kilan bir nebye insanlarin tabi olma yükümlülügü yoktur. Dolayisiyla; yeni bir neb gelene kadar önceki seriatin gereklerini yerine getiren kimselerin, gelen nebye tabi olduktan sonra ser ahkama dair hayatlarinda köklü degisiklikler beklenemez. Mesela; Muhammed a.s.a tabi olana kadar, zina etmeyen, faiz yemeyen, icki icmeyen bir Ehl-i kitabin, Muhammed a.s.a tabi olduktan sonra, herhangi bir vahiy henüz inmedigi gerekcesiyle bu konularda bir ara dönem yasayip tüm bu hususlarda serbest oldugu, yani isterse zina edip faiz yiyecegi, icki icip abdestsiz namaz kilabilecegi düsünülebilir mi Yeni bir nebye tabi olanlarin, ser hükümler hususunda önceki seriattan kopuk bir ara dönem yasadiklarini düsünebilmek, bu insanlarin neb oldugundan emin olmadiklari birine tabi olacak kadar büyük bir riski göze aldiklarini kabul etmek anlamina gelir ki samimi hicbir mümin böyle bir sey yapmaz. Tabi oldugu seriat uyarinca haram oldugu icin icki icmeyen ama son nebye tabi olduktan sonra kendisine ickinin haramligi hususunda herhangi bir ayet inmedigi söylendigi icin icki icen bir mümin olabilir mi Elinizdeki calismada ilahi kitaplar arasindaki irtibatin adi olan ancak gelenekte ihmal edilen tasdik kavramina dair genel bir cerceve cizilecektir. Böylelikle öncesi olmayan din algisinin ya da din adina her seyin miladi 610 yilindan itibaren baslayip tamamlandigina dair düsüncenin yeni bastan degerlendirilmesine zemin hazirlanacaktir. - Dr. Fatih Orum