18,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Hatirla Sevgili adli televizyon dizisiyle birlikte Türkiye yakin tarihiyle yüzlesme firsati buldu. Özellikle gencler, evlerindeki kara kutunun basinda otururken hic bilmedikleri tarihsel kimlikler ile yüz yüze geldiler. Evet bu karakutu cok etkili. Bir medya toplumu olduk uzun zamandir. Baska yöntemlerle anlatmakta cok zorlanilan seyleri televizyondan herkese ulastirabilmek mümkün artik. Bu durum siyaset icin bile böyle. Parasi olanlar icin elbette. Parasi olan partiler artik secim dönemlerinde propagandalarini bosuna TVden yapmiyorlar. Ancak kuskusuz ki bu yeni tanisma sadece böyle…mehr

Produktbeschreibung
Hatirla Sevgili adli televizyon dizisiyle birlikte Türkiye yakin tarihiyle yüzlesme firsati buldu. Özellikle gencler, evlerindeki kara kutunun basinda otururken hic bilmedikleri tarihsel kimlikler ile yüz yüze geldiler. Evet bu karakutu cok etkili. Bir medya toplumu olduk uzun zamandir. Baska yöntemlerle anlatmakta cok zorlanilan seyleri televizyondan herkese ulastirabilmek mümkün artik. Bu durum siyaset icin bile böyle. Parasi olanlar icin elbette. Parasi olan partiler artik secim dönemlerinde propagandalarini bosuna TVden yapmiyorlar. Ancak kuskusuz ki bu yeni tanisma sadece böyle aciklanamaz. Belleksizlestirilen bir toplum var artik. Okumayan, konusmayan örgütlenemeyen; teslim alinmis bir Türkiye... Tüm mücadelemize karsin durum bugün böyle. Böyle bir ülkede gerek günün kosullari, gerekse de dizinin yapimcilari, yönetmeni ve danismanlarinin namuslu tavri, gerceklere mümkün mertebe yakin durma sorumluluklari, izleyiciyi dogal olarak televizyon karsisina bagladi. Gözleri yasli, yumruklari sikili, kendi tarihimizi seyrettik sanki kendimiz oynarmiscasina. Bizi bu kadar hüzünlendiren dizi, bircok insani, bilmedikleri bir ülkede düssel kahramanlar izledikleri hissiyle koltuga oturttu. Baslangicta bir nevi Lost kivaminda izlenen dizi giderek Türkiye siyasal hayatina etki yapacak kadar ses getirdi. Gencler pitrak gibi meydanlarda boy göstermeye basladi. Önümüzdeki yillar, agabeylerinin, ablalarinin izinden gidecekleri mesajini yaydilar meydanlarda. Bu kadar belleksiz nasil oldu bu toplum, diye sormamak gerekiyor. Bu, anlasilir bir sey. Toplumun üzerinden silindir gibi gecen asker darbeler ve baski dönemlerinden sonra aileler, cocuklarinin bilmesini istemedikleri hicbir konuda onlari yönlendirmedi. Hatta hayati mücadele icinde, hapishanelerde gecen devrimciler bile cocuk sahibi olduklarinda cocuklarini bir ebeveyn icgüdüsüyle korudular. Kendi baslarindan gecen kötü seyleri onlarin da yasamasini istemiyorlardi aciktan ya da gizli düsüncelerinde. Böylesi bir duruma karsi bir seyler yapmak gerekiyordu tüm yaptiklarimiza ek olarak. Biz de BirGün gazetesi olarak 68in 40inci yilinda arkadaslarimizi anmak, mücadelelerine olan bagliligimizi göstermek icin bir yazi dizisi hazirladik. Geride kalanlarla konustuk önce. Onlar bize geride kalmanin kolay olmadigini anlattilar. Sonra genclerle konustuk. Onlara sorduk Kizildereyi, Mahiri, Denizi, Iboyu ve ONlari. Hatirla Sevgili dizisinin oyunculariyla, yönetmeni, senaristleriyle ve danismanlariyla da konustuk. Kizilderenin 36nci yildönümünde, 30 Mart 2008de yayimlamaya basladigimiz yazi dizisini, günlük bir gazetenin sayfalarinda yitip gitmemesi icin kitaplastirmaya karar verdik. Sonucta, 22 gün süren bir yazi dizisi BirGün emekcilerinin cabalariyla elinizde tuttugunuz kitaba dönüstü.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.