Andere Kunden interessierten sich auch für
Demek öyle... Olsun... Tiyatroya inanmiyor, durmadan hayallerimle alay edip duruyordu. Ve yavas yavas ben de inanmayi birakarak ümitsizlige düstüm... Ask kaygilari, kiskanclik ve yavrum icin duydugum korkularim yüzünden kücüldüm, acinacak hale geldim. Sahnede manasizca oynuyordum... Ellerimle ne yapacagimi bilmiyordum, sahnede durmayi beceremiyordum, sesimi yönetemiyordum. Korkunc oynadiginizi hissettiginiz bu ruh halini siz anlayamazsiniz. Bir martiyim ben. Yok, o degil... Bir marti vurmustunuz, hatirladiniz mi Tesadüfen bir adam gelir ve yapacak baska bir isi olmadigindan mahveder her seyi... Kücük bir hikaye konusu... Bu o degil... Bir marti vurulur, bir hikaye konusu olur. Rus oyun yazari Anton Cehovun dört büyük eserinden ilki olan Marti, elestirmenler tarafindan günümüze dek gelmis gecmis en iyi tiyatro eserlerinden biri olarak kabul görmüstür. Insanlar arasindaki iletisimsizlik, ic ice gecmis romantik iliskiler, hayatin anlami, sanatcinin hayat gayesi, tiyatronun ihtiyac duydugu yenilikler gibi konulari isleyen Cehov, ardinda ölümsüz bir tiyatro eseri birakmistir.