14,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

2009da Renkzaman, 2012de Pencere, 2016da Karlar Altinda Körler Ülkesi adli kitaplari yayimlanan Serhat Celikel, ikinci romaniyla okur karsisinda. Masa, Bayrak, Sandalye bir dostluk hikayesi. Romanin baskisisi ve anlaticisi konumundaki Burakin, ev arkadaslari Ece, Cemil ve hem evlerine hem aralarina sonradan dahil olan Yaseminle yasadiklari, onlarla birlikte kendini yeniden ve durmadan kesfetme hali ve dünya üzerindeki her seyin gecip gidiyor olusu, bu hikayenin temel taslarini olusturuyor. Roman boyunca paylasilanlarin ucuculugunu ise Burakin araliklarla yineledigi cümle temsil ediyor Kimseye…mehr

Produktbeschreibung
2009da Renkzaman, 2012de Pencere, 2016da Karlar Altinda Körler Ülkesi adli kitaplari yayimlanan Serhat Celikel, ikinci romaniyla okur karsisinda. Masa, Bayrak, Sandalye bir dostluk hikayesi. Romanin baskisisi ve anlaticisi konumundaki Burakin, ev arkadaslari Ece, Cemil ve hem evlerine hem aralarina sonradan dahil olan Yaseminle yasadiklari, onlarla birlikte kendini yeniden ve durmadan kesfetme hali ve dünya üzerindeki her seyin gecip gidiyor olusu, bu hikayenin temel taslarini olusturuyor. Roman boyunca paylasilanlarin ucuculugunu ise Burakin araliklarla yineledigi cümle temsil ediyor Kimseye zararim yok, galiba bu dünyada bir amacim da yok. Celikel, kendi halinde dört üniversite ögrencisinin hayatinda olan biten ufak tefek seyleri mevsim mevsim anlatirken, önce bu olagan akisi bozan olagandisi olaylara, sonra da romanin var olma sürecine dahil ediyor okuru. Bu duraklar, romanin bir dostluk hikayesinden fazlasi oldugunun kaniti. Burak kendisini de taklit etmelerini bekledi fakat henüz aralarina katilmis Yaseminin bile saclarini tepesinde topladigi zamanlarda yaptigi bir hareketle dalga gecildikten ve buna gülündükten sonra baska gülünclüklere gecildi. Kendisini taklit edecek olsa bunun nasil bir hareket olacagini düsündü, aklina bir sey gelmiyordu. Sürekli kullandigi bir hareket, bir kelime, bir yüz ifadesi düsündü ama böyle bir sey de bulamadi. Bazen karsidaki nasil konusursa, nasil davranirsa kendisinin de buna hemen uydugunu, karsisindaki gibi seyler söyleyip, karsisindakine benzer hareketler yaptigini düsünür ama buna canini sikmazdi. Buraki digerlerinden ayiran bir sey muhakkak olmaliydi, bir ilginc yan, yalnizca ona has bir sey olmaliydi. Yok, diye düsündü. Bu hayatta hicbir amacim da yok.