Yillar önce, zavalli bir kusun petrole bulanmis, caresiz görüntüsü karsisinda dehsete kapilip lanetler yagdiracak kadar hassas oldugumuz günlerde, cogu kadin ve cocuk 100 bine yakin insanin gökyüzünden yagan bombalar altinda ölümünü, sicak odalarimizda kahvemizi yudumlayip havai fisek gösterileri gibi izlemistik. Anlasilan Guy Debordun 1968lerde öngördügü Gösteri Toplumu gerceklesmisti. 11 Eylül saldirisinin hemen ardindan ABDnin bir cezalandirma eylemi olarak giristigi Afganistan operasyonu, Saronun bütün pervasizligiyla Filistin sehirlerini yakip yikmasi ve Arafati kusatma altinda tutmasinin yani sira Irak operasyonu o günlere hem ne kadar uzak hem de ne kadar yakin oldugumuzu gösterdi. Bu sürec icinde, medyanin rizanin üretilmesindeki ve güdümlü gerceklik yaratilmasindaki rolü hic degismedi. Medya daha incelikli yöntemlerle düsmanlari seytanlastirirken, yandaslarini meleklestirmekten vazgecmedi. Medyanin sermaye ve iktidarla iliskisi her gecen gün taraflarin mesruiyetini daha cok kemiren bir sorun olarak ortaya cikti. Noam Chomsky, bu kitabinda, medyanin hükümet, sermaye ve elit kesimlerle siki fiki baglari ve cikar iliskileri temelinde isleyis mekanizmasini, özellikle Ortadogu, Filistin ve Nikaraguadan zengin örneklerle gözler önüne sermektedir.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.