Günümüz iletisim ortaminda, tüketim aliskanligini artiracak olan her türlü izlence, medya araçlari ile fazlasiyla sunulmaya baslanmistir. Bu durum, habercilik ve çok seslilik adi altinda sunulan, her türlü denetimden yoksun "siddet" içeren televizyon programlari ile yansitilmaktadir. Televizyonlarda tartismasiz, kan-vahset ticareti yapilmaktadir. Bunun sonucunda toplumda "duyarsizlasma" ve "yabancilasma" kavramlari derinlik kazanmaktadir. Bugün toplumsal açidan yasanan siddet olaylarinda model olarak kabul edilen (mit/ikon'lardan dolayi) televizyonun diger kitle iletisim araçlari arasinda daha etkili bir yeri oldugunu söylemek gerekmektedir. Bu çerçevede, çalismada, 1990 yilinda Türkiye'de özel televizyon kanallarinin kurulmasi ile birlikte yasanan gelismeler ve tv yayinciligi anlayisindaki degisimler çerçevesinde, reality show olarak adlandirilan program türleri üzerinden bir inceleme gerçeklestirilmistir. Ilgili inceleme çerçevesinde, reality show seklindeki yapimlar ile toplumsal bazda siddete egilim iliskisi ele alinmistir.