16,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
8 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Modern felsefenin esas konusu sanayilesme degil, milliyetciliktir; buhar makinesi ve bilgisayar degil, ulustur. Alman felsefesi Marksizm dahil olmak üzere, sancili bir olusum cagindaki Almanyayla ilgiliydi; Ingiliz ampirizmi, serbest ticaret ve ilkel endüstriyel hegemonya devrindeki Anglo-Britonlarla ilgiliydi; Amerikan pragmatizmi, Bati sinirina dayanilmasinin ardindan ABD demokrasisinin yayilmasiyla ilgiliydi; Fransiz varolusculugu, 1789 Cumhuriyetciliginin yirminci yüzyildaki yenilgilerinin ardindan düstügü acmazi temsil ediyordu. Cocukluk hastaligi, sacmalik, akildisilik, kaba ilkellik...…mehr

Produktbeschreibung
Modern felsefenin esas konusu sanayilesme degil, milliyetciliktir; buhar makinesi ve bilgisayar degil, ulustur. Alman felsefesi Marksizm dahil olmak üzere, sancili bir olusum cagindaki Almanyayla ilgiliydi; Ingiliz ampirizmi, serbest ticaret ve ilkel endüstriyel hegemonya devrindeki Anglo-Britonlarla ilgiliydi; Amerikan pragmatizmi, Bati sinirina dayanilmasinin ardindan ABD demokrasisinin yayilmasiyla ilgiliydi; Fransiz varolusculugu, 1789 Cumhuriyetciliginin yirminci yüzyildaki yenilgilerinin ardindan düstügü acmazi temsil ediyordu. Cocukluk hastaligi, sacmalik, akildisilik, kaba ilkellik... Ötesi, modern cagin karanlik yüzü. Günümüzde milliyetcilik ile birlikte anilan onca benzer tanimlamaya bakilirsa, son kullanma tarihinin dolmasi murat edilen arkaik bir lanetten söz ediliyor gibi. Peki, Nairnin milliyetcilige atfen kullandigi iki-yüzlü Roma tanrisi Janus metaforu bize ne söylüyor olabilir Kendilerini modernizmin ilerlemeciligi ve sanayilesmenin yikici hükümranligi altinda bitap düsmüs hissedenler, yüzlerini gecmise cevirdiklerinde ne görüyorlardi Milliyetcilik, hangi arzulara cevap vererek islevsellesiyorduAnthony Barnettin sözleriyle, yazar olmasinin ötesinde kiskirtici tarzi ve sarkastik üslubuyla inatci bir düsünür olan Tom Nairn, Milliyetciligin Yüzleri adli eserinde milliyetcilige dair rahatsiz edici, kliselere yaslanmayan sorular soruyor; yetinmiyor, kendine has polemikci diliyle Irlanda ve Filistin sorunlarindan Kambocya ve Ruanda örneklerine, Iskocya ve Güney Afrikadan 1993te dagilan Cekoslovakya deneyimlerine uzanan genis bir zeminde tartisiyor, didikliyor, bir arkeolog titizligiyle tarihi eseliyor. Nairn, modernitenin hayati bilesenlerinden biri olarak gördügü milliyetciligi tarihsel deneyimlere yaslanarak, geleneksel bakis acilarinin kisitliligini ve bikkinlik verici miyoplugunu sorgulayan bir yolculuk öneriyor.