34,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Varligim Türk varligina armagan olsun. Ne mutlu Türküm diyene diye biten bir andi her okul günü tekrarlayarak yetismis kusaklariz. Yillarca matbu basinin merkez gazetesi olarak resm söylemin popülist ve popüler yeniden üretiminde basrol oynayan Hürriyet gazetesi bugün hala Türkiye Türklerindir siariyla cikiyor. Sahiplik, üstünlük iddiasindaki bir milliyetcilik hala farkli sinifsal kesimler arasinda en büyük ortak payda olma özelligini koruyor. Dini, dili, etnisitesi nedeniyle esit ve makbul görülmeyen herkes, en iyi ihtimalle öteki ve bir adim ötesinde de düsman olarak algilaniyor. Öznesi…mehr

Produktbeschreibung
Varligim Türk varligina armagan olsun. Ne mutlu Türküm diyene diye biten bir andi her okul günü tekrarlayarak yetismis kusaklariz. Yillarca matbu basinin merkez gazetesi olarak resm söylemin popülist ve popüler yeniden üretiminde basrol oynayan Hürriyet gazetesi bugün hala Türkiye Türklerindir siariyla cikiyor. Sahiplik, üstünlük iddiasindaki bir milliyetcilik hala farkli sinifsal kesimler arasinda en büyük ortak payda olma özelligini koruyor. Dini, dili, etnisitesi nedeniyle esit ve makbul görülmeyen herkes, en iyi ihtimalle öteki ve bir adim ötesinde de düsman olarak algilaniyor. Öznesi ister bu devlete yillarca egemen olan asker vesayet ister anti-demokratik sivil iktidarlar olsun, ister derin devletten ister görünür bürokrasinin gündelik uygulamalarindan kaynaklansin, milliyetci pratiklerin cikis noktasi, ayrilmaz parcasi ve yarattigi sonuc hep ayni esitsizlik. Bizim bu kitaba ve bu kitaba temel olusturan konusma dizisine Ne mutlu esitim diyene üst basligini vermemiz de bu saptamadan kaynaklandi. Bu üst baslikla, 2020 yilinda Kiraathane Istanbul Edebiyat Evinde bir konusma dizisi gerceklestirdik. Bu kitap, o dizinin devaminda dogdu. Bicim acisindan birbirlerinden cok farkli 23 makaleye yer verirken, kitabin bir bütün olarak, hayatin her alanina sizan milliyetciligi cesitli yönlerden ele almasini, katmanli ve genis bir panorama olusturmasini hedefledik. Derlemeye katkida bulunan yazarlarin pek azi milliyetciligin gecici oldugu kanaatinde. Yakin dönemde mültecileri hedefine koyan bir milliyetci söylemin iktidar-muhalefet, dindar-seküler, sag-sol ayrimi olmaksizin bircok kesim tarafindan nasil kolayca benimsendigini bir kez daha gördük. Elinizdeki kitap tarihsel analizleri icermekle birlikte son derece güncel; yirmi birinci yüzyilin ilk ceyreginin sonuna yaklasirken Türkiyede ve dünyanin bircok baska ülkesinde yasananlara bakinca da maalesef güncel kalmaya devam edecek gibi görünüyor.