Insanlik kavrami, dogasi geregi, uluslararasi hukukun tüm alanlarini etkileyen uluslararasi hukuk alaninda önemli konulardan biridir. Insanlik, özel anlamiyla uluslararasi hukuk alaninda insanlik onurunu ve hümanist egilimlerinin doruga ulasmasinda, uluslararasi toplumun ortak degerleri ve çikarlarinin bütünlügünü ifade eden bir noktadir. Insanlik kavraminin yüksek bir tarihe sahiptir ve ortaya çikisi kölelik olgusuna karsi mücadeleye esittir. Insanligin temel kaynagi insanlik onuru kavraminin, onun gelisimi ve onun etkileri, ilerici insan haklarinin gelismesi olsa da, ortaya çikisi, bugüne kadar, John Locke, Montesquieu ve Hayek gibi düsünürlerin devletin kisitlamasi görüslerine dayanmaktadir. Bu görüse göre, hükümet ülkesinin nüfusunun haklarina saygi gösterilmesi ve güvence altina alinmasindan sorumludur ve uluslararasi sorumluluk da hükümetler tarafindan kabul edilmis ve hükümetlere bu baglamda bazi sorumluluklar taninmistir ve bunun yanisira insan onurunun desteklenmesinin ve haklarinin korunmasinin ana garantörleri haline gelmislerdir.