Nübüvvet konusu Islam ilimler arasinda Kelamin en temel konularindan biridir. Islam düsünce tarihinde bu konu, uluhiyyet konusu ile meadahiret konusu arasinda ele alinmistir. Islamin baslangicindan itibaren Müslümanlar tarafindan kurulan bütün devlet ve medeniyetlerde de nübüvvet konusu, teolojik, siyasal ve hukuksal baglamda merkez bir rol oynamistir. Gecmisten günümüze kurulan ve kurulmasi hedeflenen medeniyet anlayislarinda degisik itikad ve fikh mezheplerce gelistirilen peygamber algilari, Dinindin anlayislarinin pratik hayattaki ve hedefteki sembolü olmustur. Akil ve nübüvvet ikiz kardestir. Adeta akil göz, nübüvvet onun yolunu aydinlatan günes gibidir. Göz olmadan günesin, günes olmadan da gözün insana pek bir yarari dokunamaz. Bu nedenle insanoglu bu ikisini birlikte harekete gecirmeden hayatini anlamli bir düzene sokamaz ve üstün bir medeniyet de kuramaz. Tarih boyunca nübüvvet nuruyla aydinlanmis nice medeniyetler gelmis gecmis, nübüvvet nuruna yüz ceviren nice kavimler de helak olup gitmistir. Son peygamber Hz. Muhammedin a.s. baglilari da cok erken dönemden itibaren bircok üstün medeniyetler kurmuslardir. Fakat geldigimiz noktada birkac asirdir akil ve nübüvvet ikizleri birbirlerine karsi yabancilasmistir. Bunun bir nedeni, son yüz yilda Yüce Kitabimiz Kuran-i Kerimden ve onu teblig eden Hz. Muhammedden uzaklasmak, diger bir nedeni de onu anlamasi ve anlamlandirmasi gereken aklin konumunu tayin edememektir.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.