9,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Osmanli Devleti 18. yüzyil baslarindan itibaren, Bati ülkeleri karsisinda zayifliginin farkina vararak onlari daha yakindan tanimak arzusunu hissetmeye baslamisti. 28. Celebi Mehmet Efendinin 1720 sonlarinda elcilik görevi ile Fransaya gönderilmesi bu düsüncenin ürünü idi. Bu yüzyilin sonlarinda Avrupada daimi elciliklerin kurulmasi, bu temaslari daha ileri bir seviyeye ulastirdi. II. Mahmut zamaninda tahsil icin Avrupaya ögrenci gönderilmesi, Osmanli ülkesinde Avrupa medeniyetini taniyan bir aydin zümresinin ortaya cikmasini sagladi. Bu elit zümre eliyle Osmanli Devletinde 19. yüzyilda…mehr

Produktbeschreibung
Osmanli Devleti 18. yüzyil baslarindan itibaren, Bati ülkeleri karsisinda zayifliginin farkina vararak onlari daha yakindan tanimak arzusunu hissetmeye baslamisti. 28. Celebi Mehmet Efendinin 1720 sonlarinda elcilik görevi ile Fransaya gönderilmesi bu düsüncenin ürünü idi. Bu yüzyilin sonlarinda Avrupada daimi elciliklerin kurulmasi, bu temaslari daha ileri bir seviyeye ulastirdi. II. Mahmut zamaninda tahsil icin Avrupaya ögrenci gönderilmesi, Osmanli ülkesinde Avrupa medeniyetini taniyan bir aydin zümresinin ortaya cikmasini sagladi. Bu elit zümre eliyle Osmanli Devletinde 19. yüzyilda batililasma hareketleri hiz kazandi. Tanzimat Fermani ile Osmanli-Avrupa iliskileri yeni bir safhaya girdi. Ilk defa 1867 yilinda Sultan Abdülazizin Avrupa seyahati ile bu temaslar doruk noktasina ulasmisti. Fransa Imparatoru III. Napolyon, Sultan Abdülazizi 1867 Paris Uluslararasi Sergisine onur konugu olarak davet edince; ilk defa bir Osmanli padisahi önemli Avrupa baskentlerine bir seyahat gerceklestirdi.