10,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Usta yazar Klaus Kordonun sürükleyici öykülerini okurken, edebiyatcilarin yasami sanat eseriyle anlatmalarinin, caglarinin tanikligini yapmalarinin bizler icin ne kadar muhtesem bir hediye oldugunu bir kez daha anliyoruz. 20. yüzyil, dünya tarihinin en tuhaf dönemlerinden biriydi. Bilim, Evrenin sirlarini birer birer gözler önüne sererken; teknoloji insan yasaminin cehresini degistirdi. Ayni zamanda dünyanin gördügü en korkunc savaslar bu yüzyilda yasandi. I. ve II. Dünya Savaslari ve ardindan Soguk Savas insanligin utanci olan eylemlere ve cok büyük can kayiplarina yol acti. Ilginctir ki…mehr

Produktbeschreibung
Usta yazar Klaus Kordonun sürükleyici öykülerini okurken, edebiyatcilarin yasami sanat eseriyle anlatmalarinin, caglarinin tanikligini yapmalarinin bizler icin ne kadar muhtesem bir hediye oldugunu bir kez daha anliyoruz. 20. yüzyil, dünya tarihinin en tuhaf dönemlerinden biriydi. Bilim, Evrenin sirlarini birer birer gözler önüne sererken; teknoloji insan yasaminin cehresini degistirdi. Ayni zamanda dünyanin gördügü en korkunc savaslar bu yüzyilda yasandi. I. ve II. Dünya Savaslari ve ardindan Soguk Savas insanligin utanci olan eylemlere ve cok büyük can kayiplarina yol acti. Ilginctir ki bütün dünyayi sarsan iki savas da Almanyada basladi. Soguk Savasin fiziksel cephesi de Almanya ve hatta Berlin sehri oldu. Ikinci Dünya Savasi sirasinda Berlinde dogan Klaus Kordon ülkesinin yakin tarihine birinci elden tanik olmustur. Bu eserde yazar, yüzyilin gidisatini belirleyen olaylari, cocuklarin gözünden anlatmaktadir. Kitap, endüstri devriminin fakirlestirdigi siradan bir cocugun yasam mücadelesiyle baslar. Savasin adimlari baska bir cocugun macerasi, savas cehennemi ise bambaska bir cocugun öyküsüdür. Ardindan baska baska cocuklarin yasadiklariyla Nazizmin yükselisi, 6 milyon masum insanin kamplarda öldürülüsü, savas sonrasi tamamen yok olmus Almanya, Soguk Savasin ülkeyi bölüsü, Berlin Duvari ve Duvarin yikilisini görürüz. Son öyküde ülke yüzyilin sonuna ulasmis, ancak yüzyil önceki issizlik ve ekonomik sikinti dönemine geri dönmüstür. Daha da sasirtici olan, ülkeyi tas üstünde tas kalmamacasina yerle bir eden, en büyük kayiplara yol acan Nazizmin geri dönmesidir. Yazar olaganüstü bakis acisiyla bizi yüzyillik bir yolculuga cikarmis ve edebiyatin o muhtesem gücünü kullanarak bize yakin tarihi anlatmistir.