Bundan sonra Seferis- anasiyla babasin kaybetmis bu Rum -gelip kolumun üzerindeki bu korkunc yaraya uzun uzun bakti. Kaslarini kaldirarak bakti. Gözlerini kisarak bakti. Ucunda isiklarin cokustugu kirpikleriyle bakti. Sararmis benziyle, kivrilmis saclariyla, bakir ibrikleri animsatan burnuyla bakti. Öyle cok, öyle acimasizca bakti ki bana Seferis, hayir diyordum icimden ben, bu düzenbaz da ise yaramayacak. Ölüyorum ben, ölüyorum. Ben ki, kurnaz bir hancerin yarasiyla ölecektim. Ne akil almaz bir belaydi bu. Ne tuhafti, bir haftadir kaniyordu ve kandi, tazeligini yitirmemisti. Pihti yoktu. Ümit yoktu. Pir, Osmanli Pasasi Yusufun komutasindaki gemiyle görevlendirildigi bir kusatmaya giderken bir düsün pesine takilip Karanlik deniz de yaptigi gerceküstü yolculugu anlatiyor. Bu masalsi, fantastik roman Yusufun disinda üc kisinin daha cevresinde dönüyor Seyyid, Azat ve Seferis. Bir eski zaman teknesinde dört kisinin gercek hayal iliskileri cercevesinde gelisen romanda, Yusuf un bilinci, annesiyle ve ilk askiyla, denizle, uzaklarla, haritalarla, kayip noktalarla, karanliklarla sarmalaniyor. Efsunlu bir atmosfer icinde süzülen tekne, bugulu denizlerde, sonsuzlugun sessizliginde dolasip, Ciplak Kadinlar Adasinda demir atiyor. Genc öykücü Faruk Duman bu ilk romaniyla, edebiyat serüveninde yeni bir sayfa aciyor.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.