20,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Risale-i Ahadiyye, tasavvuf ve düsünce tarihimizin en önemli ve zorlu meselelerinden olan varlik ve vahdet mevzusu hakkinda, mutlak vahdet nazariyla kaleme alinmis bir eserdir. Ilgili konularin Kendini bilen Rabbini tanir hadisi merkeze alinarak izah edilmesi dolayisiyla, Risale-i Men Arefe Nefseh fe-kad Arefe Rabbeh adiyla da anilmistir. Müellifi Evhadüddn-i Belyan v. 6861287 olmasina ragmen, sf muhitlerde Muhyiddn ibnül-Arab v. 6381240ye nispetiyle meshur olmustur. Osmanli sfleri tarafindan üzerine bircok tercüme yapilan eserin serhleri ise nadirdir. Bircok kitabinda kendisini Ekber…mehr

Produktbeschreibung
Risale-i Ahadiyye, tasavvuf ve düsünce tarihimizin en önemli ve zorlu meselelerinden olan varlik ve vahdet mevzusu hakkinda, mutlak vahdet nazariyla kaleme alinmis bir eserdir. Ilgili konularin Kendini bilen Rabbini tanir hadisi merkeze alinarak izah edilmesi dolayisiyla, Risale-i Men Arefe Nefseh fe-kad Arefe Rabbeh adiyla da anilmistir. Müellifi Evhadüddn-i Belyan v. 6861287 olmasina ragmen, sf muhitlerde Muhyiddn ibnül-Arab v. 6381240ye nispetiyle meshur olmustur. Osmanli sfleri tarafindan üzerine bircok tercüme yapilan eserin serhleri ise nadirdir. Bircok kitabinda kendisini Ekber nispetiyle takdim eden, Naksibend-Halid seyhlerinden Ahmed b. Süleyman el-Ervad v. 12751858 Risale-i Ahadiyyeyi, Miratül-Irfan ve Lübbüh adiyla serh etmistir. Risaleyi, Ekber külliyatin bir parcasi olarak degerlendiren Ervad, metindeki mutlak vahdet yaklasimini izahlariyla aciklamaya, vahdet-i vücda yaklastirmaya ve zahir bakisla rahatsizlik verebilecek kisimlarini bir nebze yumusatmaya calismistir. Diger yandan vahdet-i vücd anlayisiyla, vahdet-i mutlak anlayisi arasinda ihtilafa konu olan meseleleri, birincisi lehine ele alarak cözüme ulastirmaya gayret etmistir. Ervad, Risale-i Ahadiyye üzerine Ekber neseyle kaleme aldigi bu serhiyle, son dönemde akademide baslayip maalesef Naksibend cevrelerde de kabullenilmis olan, Naksibendlik ve vahdet-i vücd irfani arasinda süregeldigi iddia edilen gercek disi catismanin mesnetsizliginin en güzel örneklerinden birini bize sunmaktadir. Serh, son dönem Osmanli münevver ve sflerinden, tercüme ve serhleriyle taninan Ahmed Avni Konuk v. 1938 tarafindan nefis, sade ve yetkin bir dille Türkceye kazandirilmistir. Böylelikle elinizdeki eser, bir risale, serhi ve tercümesinin bir arada degerlendirildigi üc katmanli bir irfan müktesebattan istifade etme firsati vermektedir. Eserin sonuna konuyla alakali olmasi bakimindan, Ervadnin bir baska eseri, Nrul- Mazhar f Tarkati Seyyid es-Seyhil-Ekber risalesinin tercümesi de eklenmistir. Mahiyeti itibariyle örnegi nadir olan bu risale, Ekber hirkasi giydirilmis bir sf olarak Ervadnin, ilgili gelenege dair önemli hususiyetlere yer verdigi bir metindir.