Yasam, isirmaktan zevk aldigimiz eksi bir meyve tadi gibi yayiliyor agzimiza. Yayilip cogaldikca kendi yolunu genisletiyor ve bizi suncagiz ediveriyor. Akrepler cogalip icimize doluyor. Dökülecegi asikar olan kan icin bicaklar bileniyor. Ölümsüz kediler aramizda dolasiyor. Cürümeye yüz tutan hatiralar ilac kokusuna ve beyaz odalara alisiyor. Yüz kizartici suclara intihar süsü veriliyor. Hor görülen bedenler ve yok olan kemikler dile geliyor. Sesler saklanacak delik ariyor ve bambaska bir dünya inatla mümkün oluyor. Sen Yabanci Degilsin, Feryal Tilmacin gercekle düsü ic ice gecirip okuru sarsmaya söz vermiscesine kaleme aldigi öyküler sunuyor bize. Okudukca icinde debelendigimiz seyin apacik bir hastalik oldugunu fark etmemizi saglayan, carpici ve akil celici öykülerle ilmek ilmek örülmüs bir kitap. Ay yeryüzüne öyle yakin görünüyor ki. Isigi tedirginliklerin üzerini örtüyor. Sonunda insan oldugumuzu, kücüklügümüzü, kirilganligimizi hatirlatiyor. Sadece karanliklarda sakladiklarimizi degil, yanitlarla birlikte sorulari da önemsiz kiliyor. Uzaktan rüzgar canimin sesini duyuyorum. Günün sinirini ciziyor. Artik uyku vaktinin geldigini söylüyor ya da ben öyle anliyorum.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.