Hepimiz ayni anayasal düzenin kurbanlariydik, sirf bu düzen icin hayatlarimizi kaybetmeyi göze aliyorduk ve hepimiz bundan nefret ediyorduk... Aslinda, ne bizim ne subaylarin ne sehit olan askerlerin ne yaralilarin ne de ölenlerin ailelerinin bu düzene hizmet etmek gibi bir amaci vardi. Cecenistan Savasi tüm cagdas savaslarin aynasidir. Kitap savasta birebir mücadele eden bir askerin hikayesini yine askerin agzindan anlatir. Savasin, askerlerin vicdanlarinda, hayatlarinda ve ruhlarinda biraktigi derin izleri gözler önüne serer ve okuyucuyu yasananlarin birebir tanigi yapar. Bu sayfalari yazan keskin bir nisancidan ziyade yasadiklarini paylasmak isteyen bir askerdir. Yazar, Ikinci Cecen Savasinda Rus ordusunun saldiri grubunda yer alarak iki sene boyunca zorunlu askerlik görevini keskin nisanci olarak yerine getirdi. Ama maalesef cogu zaman insanlarin kim oldugu degil, ne yaptigi önemlidir. Insan her zaman oldugundan fazladir, nitekim yapmak zorunda kaldigi seyler öyle kötülesir ki o da insan olarak degisir. Bu kitapta anlatilan savas gözle görülebilir bir savastir, cünkü Lilinin sembolik ekipmanlari savasi tamamen gözler önüne sermektedir. Söz konusu savas, cogumuz gibi, hicbir ufuga, ideolojiye ya da karmasik dünya görüsüne sahip degildir. Okuyucu her seyi keskin bir nisanci tüfeginin gözünden gözetler gibi yakininda bulacaktir. Sunu da belirtmek gerekir ki bu sayfalar bile söz konusu olaylarin korkunc boyutlarini yansitmakta eksik kalmaktadir. Kitap, baslangicta oldukca acimasiz ve korkunc görünebilir, ama gercekler de oldukca acimasiz ve korkunctur. Kitap; ne iyinin ne kötünün var oldugu, cehennemin hüküm sürdügü topraklarda insanin insan olmaktan öteye nasil gecebildigini gösterir.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.