Yüzünü her zaman ustalikla maskeleyebilmis Seytan, modern uygarlikta gene kendine yakisan kusursuz kiyafeti seciyor. Seytanin bu sefer bizlere hazirladigi tuzak, cektigi son numara, gercekle kurdugumuz hayal iliskiler aginda aranmalidir. Sadece bir süreligine coskuyla kendimizden geciyoruz, fakat ardindan benligimizi kötülügün mutsuzluk sarmalina doladikca dolayan gercekler yigini, tepetaklak edilmis bir dünyayi gözler önüne seriyor. Insan benligi dünya adli dev ekrana yansiyan zavalli görüntüsünü izlemekten mutsuz Bu görüntüler arasinda kendi ölümünün pesinde kosan modern sanat, sinema, fotograf, bilgi, iletisim, internet, her türlü politik cambazlik ve sayisiz ideolojik tatmin nesnesi seytanin kazdigi cukuru daha da derinlestiriyor. Seytan, her seyi verirmis gibi yaptigi sirada aslinda her seyi alip götürüyor. Bu oyunda kimse özgür degildir, herkes akildisi bir performansla ayni anda hem köle hem de efendidir. Insani gönüllü bir köle olarak seyretmek seytani mutlu kiliyor. Efendilik mücadelesinde bir an olsun taviz vermeyen Seytan, en cok bu oyunu seviyor... Baudrillard, bu kitabinda seytanin avukatligini üstleniyor. En azindan bu tehlikeli meslege soyunacak kadar cesur ve kaleyi icten fethedecek kadar sarsici... Baudrillardin son kitabini okurken, vahsi bir kültürsüzlesme ortaminda muhalif bir zekanin nasil ayakta durdugunu görüyoruz. Son yillarda düsünce dünyamizin zenginligi icin ask ile calisan Oguz Adanirin katkisiyla...
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.