9,49 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Bu betik kitap, Türkiyenin en güvenli kömür ocagi diye bilinen Somada 13 Mayis 2014te olan Türkiyenin en büyük yeralti ocagi yangin kazasinin ardinda yatan gerceklerin desildigi öykülestirilmis bir anlatidir. Ülkemizin her bireyiyle, kurumuyla savsak yasamasinin bedelini sali günü 1510da, yeraltina bir ekmek icin inen 787 isciden 301i bogularak yasamlariyla, 122si ise yaralanarak ödediler. Artlarinda 402 coluk cocuk yetim, 285 kadin dul kaldi. 486 kisi kendi cabalariyla, kurtarmacilarca kurtuldular. Ulusumuz cok derinden yaralandi, yüreklerimiz sizladi. Ölen isci kime güvenemezdi Burasi en…mehr

Produktbeschreibung
Bu betik kitap, Türkiyenin en güvenli kömür ocagi diye bilinen Somada 13 Mayis 2014te olan Türkiyenin en büyük yeralti ocagi yangin kazasinin ardinda yatan gerceklerin desildigi öykülestirilmis bir anlatidir. Ülkemizin her bireyiyle, kurumuyla savsak yasamasinin bedelini sali günü 1510da, yeraltina bir ekmek icin inen 787 isciden 301i bogularak yasamlariyla, 122si ise yaralanarak ödediler. Artlarinda 402 coluk cocuk yetim, 285 kadin dul kaldi. 486 kisi kendi cabalariyla, kurtarmacilarca kurtuldular. Ulusumuz cok derinden yaralandi, yüreklerimiz sizladi. Ölen isci kime güvenemezdi Burasi en güvenli ocak diyen enerji bakanina mi TKI denetcilerinin Güvenlidir sözüne mi Calisma ve Sosyal Güvenlik Bakanliginin Olumsuz hicbir durum yok bildirimine mi Onlara güvenerek öldüler. Somada Suclular suclu ariyorlar Devletin görevi, cikan ölülerin sayisini saymak degil, iscilerin güvenligi ile calisma kosullarini düzenlemektir. Tüm ülkelerin gündemine, Türkiyede savsak yasama konusu ile iscilerin köle gibi kullanilmasi gercegi oturdu. Önce sasirdik, varligimizdan, vurdumduymazligimizdan, iscimizin, köylümüzün, yillardir asiri kazanc hirsiyla gözü dönmüs sömürgenlerin kisi yasamini, erdemini yok saymasindan, iscileri bile bile ölüme sürüklemelerinden utanc duyduk. Daglanmis, aci dolu yürekler, yurticinde, yurtdisinda Soma icin carpti. Soma, savsakli yasamin onulmaz acilarini tadan, ic buran bir ilce oldu; öyle de kalacak belleklerimizde. Bir topak kara kömürün üzerinde cok emek, cok ter, cok kan var oldugunu ilk kez düsündük. Yasamlarinin yarisi yeraltinda, kara kömür eserek gecen bu yoksul ancak soylu yurttaslarimizin cocuklari, esleri, analari, babalari, yakinlarinin ne yüce bir sevgi bagiyla bagli olduklarina tanik olduk. Yöneticilerin ikiyüzlülügünün ardinda, emekcilerin gercek tutku ile erdeminin degerini ögrendik. Bu öykü, yurdunun gönenci ile güvenligi icin yasamini disine takarak savasmis Eynezli Tuncerin bir solukta ucup giden yasaminin ardinda, yüregi ezgin, basi dik, onurlu esi Ertengülün, yetim kalan Göynük kiziyla, soluksuz kalan ilk bes gününün duygu yüklü yasantisidir. Yetim kalan kücük kizin babayi en üstün deger görerek Babam öldü, herkes ölsün diye bagirisinin öyküsüdür. Soma unutulmasin, Somalilari yüreklerimize gömdük...