Bu topraklar üzerinde cok uzun bir tarihten beri yasanan olay ve gelismelerin hemen tümünün bir adim öncesi gizli servislerin manipülasyonlari, ismarlama operasyonlari, sayisiz cinayet ve katliamlariyla dolu. Her yeni siyasal dönem ve hedef degisikliginde kismen lagvedilip yenilerinin kuruldugu, hayatiyetlerine halel getirilmeyen bu gizli yapilanmalarin cinayetlerine faili mechul yillar boyunca yakindan tanik olduk. Melih Günaydin Sürgün Avinda bu izlegin pesine düsüyor. Baslangicta cok farkli saiklerle islendigi düsünülen bir cinayet vakasinin sorusturulmasi sürecini kah Ortadogu cografyasinin sinirlarina, Arap baharina; kah Avrupanin konferans salonlarina, sosyal medya aglarina; kah Türkiyenin kirk-kirk bes yil öncesine, polisler tarafindan öldürülen genclerin hikayelerine ustalikla tasiyor. Romanindaki Suriyeli, Kürt, Türk kahramanlari bize alcakgönüllü bir duyarlilikla tanistiriyor. Göcmenler, yoksul üniversite ögrencileri, gözüpek gazeteciler, sinir kacakcilari, polisleri sorusturan polisler... Günaydin bu romaninda gözümüzün önünde olup biten seylere biraz daha yakindan bakiyor.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.