17,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
9 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

The light of the electric tram lay pale here and there on the ceiling and on the higher parts of the furniture Elektrikli tramvayın ışığı tavanda ve mobilyaların yüksek kısımlarında burada burada soluk bir şekilde duruyordu. but down at Gregor's level it was dark ama Gregor'un seviyesinde karanlıktı He slowly pushed himself towards the door to see what had happened there Orada neler olduğunu görmek için yavaşça kapıya doğru ilerledi he was still clumsy with his feelers, which he only now learned to appreciate hala duyargalarıyla beceriksizdi, ancak şimdi takdir etmeyi öğrendi His left side…mehr

Produktbeschreibung
The light of the electric tram lay pale here and there on the ceiling and on the higher parts of the furniture Elektrikli tramvayın ışığı tavanda ve mobilyaların yüksek kısımlarında burada burada soluk bir şekilde duruyordu. but down at Gregor's level it was dark ama Gregor'un seviyesinde karanlıktı He slowly pushed himself towards the door to see what had happened there Orada neler olduğunu görmek için yavaşça kapıya doğru ilerledi he was still clumsy with his feelers, which he only now learned to appreciate hala duyargalarıyla beceriksizdi, ancak şimdi takdir etmeyi öğrendi His left side seemed to have one long, unpleasantly tight scar Sol tarafında uzun, rahatsız edici derecede sıkı bir yara izi var gibiydi and he had to literally limp on his two rows of legs ve iki sıra bacağının üzerinde kelimenin tam anlamıyla aksamak zorundaydı Incidentally, one of the legs had been seriously injured during the morning's incidents Bu arada sabahki olaylarda bir bacağının ciddi şekilde yaralandığı belirtildi. it was almost a miracle that only one of his legs was injured sadece bir bacağının yaralanması neredeyse bir mucizeydi and he dragged his leg lifelessly ve bacağını cansız bir şekilde sürükledi Only when he reached the door did he realize what had actually lured him there Ancak kapıya ulaştığında onu oraya çeken şeyin ne olduğunu anladı. it was the smell of something edible that had lured him there onu oraya çeken şey yenilebilir bir şeyin kokusuydu
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.