Çok güzel bir sirket binasi, lüks bir sekilde dösenmis ofisler, önünde lüks arabalar, iyi giyimli, yüksek profilli ve kurumsal davranis kaliplarina tamamiyla hâkim çalisanlar, içi para dolu bir kasa ve sirketin hiç borcunun bulunmamasi durumu sekil yönünden ciddi bir kurumsallik havasi verse bile, böyle bir yerde eger gerçek bir katma deger üretilmiyorsa ancak kaynaklarin israfi söz konusu olacaktir. Ne var ki, yaptigi isin dogasi geregi üstü basi yag içerisinde, belki de bir önceki durumda bahsettigimiz satafattan çok uzak, egitim açisindan da yüksek profilli kabul edilmeyen çalisanlara sahip küçük bir isletme belki de daha fazla katma deger üretecektir. Iste günümüzde zihinlerde kurumsallasma kavraminin kodlanmasinda böyle bir sekilcilik tuzagiyla karsi karsiyayiz. Farz edelim ilk durumdaki satafatli imkanlara sahip isletme gerçekten katma deger üreten bir sirket olsun. Bu sefer de ekonomik imkanlarin rahatligindan dolayi etkinlik ve verimlilik açisindan yapilmasi gerekenler gözden kaçabilir. Bu noktada asil odaklanilmasi gereken konular isletmelerin nasil sistemlesebilecekleri ve senkronize yönetim becerilerini kazanabilecekleridir.