18,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Simdiye dek bize cennetin kapilarini acacagini düsündügümüz anlatilar, uzaktan göründükleri gibi pratik bilgiler sunuyor mu Acaba günümüzün insanligimizi sorgulatan, celiskilerle dolu dünyasinda yasanan sorunlarin köküne yeterince iniliyor mu Aklin egemenliginde oldugu düsünülen modern dünya, gerek dogaya gerek insanlara adil muameleyi olanakli kiliyor mu Fred Harrison bu calismasinda uygarliklarin sonunu hazirlayan meselenin kökenine deginiyor ve bu konuyu somut veriler üzerinden inceliyor. Insanlar arasinda yasayan yirticilar Tanrinin uygarlasma adina yok edilmesinden fayda saglamislardir.…mehr

Produktbeschreibung
Simdiye dek bize cennetin kapilarini acacagini düsündügümüz anlatilar, uzaktan göründükleri gibi pratik bilgiler sunuyor mu Acaba günümüzün insanligimizi sorgulatan, celiskilerle dolu dünyasinda yasanan sorunlarin köküne yeterince iniliyor mu Aklin egemenliginde oldugu düsünülen modern dünya, gerek dogaya gerek insanlara adil muameleyi olanakli kiliyor mu Fred Harrison bu calismasinda uygarliklarin sonunu hazirlayan meselenin kökenine deginiyor ve bu konuyu somut veriler üzerinden inceliyor. Insanlar arasinda yasayan yirticilar Tanrinin uygarlasma adina yok edilmesinden fayda saglamislardir. Bu yirticilar her an her yerdedir. Üstelik de hukuk kurallari üzerinden hareket etme özgürlükleri bulunur. Artik Tanrilarin degil, ölümlü insanin kurallari gecerlidir ve toplum bir hile kültürü icine hapsolmus durumdadir. Doganin kaynaklarindan her bireyin esit yararlanma hakki olmali görüsleri özgürlügün hüküm sürdügü düsünülen toplumlarda yaygin kanidir, fakat yasananlar bir hayal kirikligindan öteye gidemez. Habil ve Kabilin hikayesi aslinda insanlarin gelecekte baslarina geleceklerin habercisidir. Insanligin her evresinde topluluk ruhuna ve insanin kendini gerceklestirmesine, ortak cikar adina yararli girisimlerde bulunabilmesine yönelik tehditler olsa da, cesitli antlasmalarla bireylere taninan kurallar güvence altina alinmistir. Günümüzde en eski antlasmalar bozulmustur. Insanlik ileriye gittigini düsünmektedir fakat toplumda bu denli ikilikler varken gercekten de bir ilerleme söz konusu mudur Düsünürler ve akademisyenler, yasananlarin ardindakini görmemekte veya görmek istememektedir. Simdiye kadar hicbir ögreti, uygarligin sorunlarina cözüm bulamamistir. Bunun sebebi gercekleri görmekten bile bile kacinmak ya da toplumda normallesmis seylere elestirel bir bakis acisiyla yaklasmamak olabilir mi Travmatize Toplum, hem birey hem toplum eksenli bir travma durumunu aciklarken ekonomi, sosyoloji, psikoloji gibi disiplinlerden faydalanarak uygarligi yozlastiran meseleye cok boyutlu bir yaklasim getiriyor. Hasta bir toplumu muayene ederek bagisiklik sistemini cökerten virüslerden arindirmanin carelerini sunuyor...