Marksist devlet kurami üzerindeki tartismalar 1960lardan bu yana süregelmektedir. Bu tartismalarda baskin olan egilim, devletin, genelde, sinif belirlenimli oldugu ya da sinifsal güderce yapilandirilip bicimlendirildigi yolundaydi. . Bu anlayisa göre, özellikle kapitalist toplumlarda devlet, kapitalist sinifin güdümündeki bir aractir ya da bu sinifin cikarlarinadayatmalarina yapisal olarak baglidir. Sonucta sinif belirlenimli bir yapi olarak devlet ile ele gecirilmeye ve iyi yönde kullanmaya elveren bir nesnebir gerecbir bitmis sey olarak devlet kavrayislari birbirleriyle kaynastirilmistir. Paul Thomas, Markxin bu tür tehlikeli yanilsamalara cevaz vermedigini, gene Marxin -özellikle- erken dönem yapitlarina ve kimi Marksist kuramcilarin -Gramsci ve Poulantzas- argümanlarina dayanarak ortaya koyuyor. Yazar, bu dogrultuda, yabanci politik diye adlandirdigi ve devleti yönetici sinifin baski araci olarak gören egemen-sinif kuramindan farkli ve ona indirgenemeyen alternatif bir Marksist devlet kurami gelistirmeye calisiyor. Mevcut kapitalizm ve devlet bicimi üzerinde degil salt, bitmemis bir dava olan sosyalizm ve demokrasi üzerinde de ciddi, olarak düsünmek zorundaysak, cok daha -islek ve gecerli olan bu kurama gereksinmemiz oldugunu savunuyor. Yabanci Politik, Marksizmin salt sömürü ve krizin iktisadi yönden aciklanmasi ve serimlenmesi olarak degil, ayni zamanda tahakküm ve yabancilasmanin politik bir elestirisi olarak anlasilmasi gerektigini saylayan önemli bir calisma.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.