Nuh Tufani dünün, bugünün, yarinin insanligini mesgul etmeye, üzerinde konusulmaya ve gündemde kalmaya devam edecektir. Üzerine cok sayida kitaplar yazilan, arastirmalar yapilan Tufan olayinin gercekligi; insanlar, hatta milletler tarafindan büyük cogunlukla kabul edilmis olsa da; küreselligi, Tufan suyunun seviyesi ve Nuhun Gemisinin oturdugu dag hep tartisilagelmistir. Bu arastirmamizin amaci, Nuh tufanini kanitlamaktan daha cok tartismali konulara, yine Sonsuz Yücenin Kitabi Kuranin isiginda; bilimin araciligina basvurarak aciklik getirmek ve son noktayi koymaktir. Önceki calismalarimizda oldugu gibi izleyecegimiz yol sudur Önce Kuran delilleri, arkasindan TevratTora delilleri ve bilimsel kanitlar; özellikle arkeolojik, tarihi, jeolojik ve cografi kanitlari analiz etmek; ilmi düsünme metodunu isleterek gerceklere ulasmaktir. Neden Yüce Allah, Nuh kavmi iman etmedi diye tüm insanligi cezalandirsin ve helak etsin Böyle bir kabul Kuranla ve Sonsuz Yüce Rabbimizin Adalet ve Rahmet sifatiyla bagdasir mi Burada sorulmasi gereken hakli bir soru da sudur Seytanlasmanin ve serrin yaygin oldugu bir Dünyada insanligin tamami mutlak anlamda suclu olabilir mi Bu da sünnetullaha aykiri bir durumdur. Elbette helaki hak etmeyen topluluklar vardi ve olmasi da beklenirdi. Böyle oldugu icin bazi topluluklar küresel tufandan kurtulmuslardir. Özellikle yükseklerde yasayan; sehir merkezlerinden; dolayisiyla ifsattan uzak olan topluluklar kurtulmuslardir. Zülkarneynin yolculugunda karsilastigi topluluklar, iste böyle Tufan artigi topluluklardir. Özetle, Nuh tufanindan önce yeryüzünde bugüne benzer küresel bir hakimiyet kurmus olan Mu-Atlantisin, ürettigi Yecuc-Mecuc belasi ve arkasindan ortaya cikan küresel Tufan azabi, insanligin yok olusunu hazirlamistir.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.