Kökleri yerkürenin cekirdegine kadar uzanan yalanlarca oyulmus karanlik bosluklari dolaniyor Simla Sunayin öyküleri, dünya diye yazilip ev diye okunan o bosluklari sessizce dolduran ilk günah kadar eski yalanlara gözcülük ediyor Her hakikat belli bir mesafeyi, her mesafe bir boslugu ve her bosluk bir yalani arzuluyor.Dilin sinirlarini yoklayarak okurun ezberini bozarken öykü türü icinde yepyeni mümkünler de yaratan Yalanci Icin Bir Bosluk, yalanla baslayan hikayelerin boslukla sarmalandigi, boslukla sinanan herkes bir yalana sigindigi yerle gök arasindaki bu tekinsiz sahnede sikisip kalmislari oyunun sonuna cagiriyor Perde aciliyor; sözün neredeÖlcüp bicmenin bir faydasi yok. Ne söylesem gürültü, camur geliyor sana. Duyamiyorsun. Ugultu. Seni yalniz birakan bu yabani yanindan tuttugum icin üstüme yigmaya calistigin bu ayni cig. Senin yalnizliginda olmaya calisan ben. Senin herkeslerinden olmamak icin hep bir ucurumun kenarinda bekleyenim ben. Sen benim sevgimin büyüklügünü kamastin. Kendi sevgine bundan yamalar diktin. Bir isik ne kadar igne tutarsa.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.