Nicht lieferbar
Klasik öykünün kaliplarini bozarak yeni bir anlati dili gelistiren 1950 Kusaginin ele avuca sigmaz yazari Orhan Duru, güncel olaylari, yok olmanin esigindeki dogayi, yeni yasam bicimlerinin getirdigi caprasik insan iliskilerini, bireyi köseye sikistiran gelismeleri bir bilimkurgu atmosferi icinde sarsici ve gülünc yönleriyle ele aliyor. Yeni ve Sert Öykülerde gercekler gercekdisina tasiniyor, inanclar sacma sapanla yer degistiriyor. Susmak oldum. Susuyorum ve hep icime atiyorum. Bu yüzden icime daral geliyor. Alan daraliyor ve sikisiyorum, hemen tuvalete kosuyorum. En iyisi hic konusmamak ya da konusuyor gibi yapmak. O bile sakincali. Insanin dudaklarini bile okuyorlar uzaktan, dag deviren dürbünüyle.