8,49 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
4 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Cagdas edebiyatimizin usta yazarlarindan Müge Iplikci, 17 Agustos depreminde kentleri yikilan, cocuklarini, ailelerini kaybeden kadinlarin gözünden anlattigi Yikik Kentli Kadinlar da hala sarilmamis bir yarayi yeniden gündeme tasiyor. Kitap, üzerinden yillar gecmesine ragmen tartisilacak bir sürü konuyu barindiriyor. Bunlarin basinda deprem konusunda alinmayan önlemler basi cekiyor. Yöneticilerin bu konudaki duyarsizligi anlasilir gibi degil. Her sey bir yana bu söylesileri kaleme alirken kadin olmanin etrafinda örülmüs olan engebeler kendiliginden merkeze oturmustu. Yasanan dramin bu gercegi…mehr

Produktbeschreibung
Cagdas edebiyatimizin usta yazarlarindan Müge Iplikci, 17 Agustos depreminde kentleri yikilan, cocuklarini, ailelerini kaybeden kadinlarin gözünden anlattigi Yikik Kentli Kadinlar da hala sarilmamis bir yarayi yeniden gündeme tasiyor. Kitap, üzerinden yillar gecmesine ragmen tartisilacak bir sürü konuyu barindiriyor. Bunlarin basinda deprem konusunda alinmayan önlemler basi cekiyor. Yöneticilerin bu konudaki duyarsizligi anlasilir gibi degil. Her sey bir yana bu söylesileri kaleme alirken kadin olmanin etrafinda örülmüs olan engebeler kendiliginden merkeze oturmustu. Yasanan dramin bu gercegi oldugu gibi cirilciplak ortaya cikarmasi cok düsündürücüydü. Olup biteni görmek icin ne feminist literatürü bilmek gerekiyordu ne de bu konulara duyarli olmak. Her sey ayan beyan ortadaydi. Hala öyle. Bugün Türkiyede kadinlar üzerindeki baskiyi, onlara yönelik siddeti gördügümüzde hissettiklerimiz, hissedebileceklerimiz gibi. Depremin ötesinde yasanan bir insanlik ayibiydi. Bu ayibin en büyük bedelini ödeyenerse kadinlar. Tipki bugün kadin cinayetlerinde tanik olduklarimiz gibi. -Müge Iplikci-