ÖNSÖZ / GİRİŞ
Günümüzde yatırım araçlarına olan ilgi önemli oranda artmıştır. Yatırım dünyası hem ürün hem yatırımcı hemde işlem miktarı büyüklüklerinde çok önemli artışlar kaydetmiştir. Klasik yatırım araçlarına olan ilgi, başlangıçta riskten korunma amacıyla yapılan emtia piyasalarına da yansımış ve sıradan bir yatırımcı portföyünde artık bunlara da yer vermeye başlamıştır.
Yatırım dünyasına olan bu büyük ilgiye rağmen hangi araca hangi zamanda ve hangi fiyattan yatırım yapılacağı ve bu yatırımın yine ne zaman ve hangi fiyattan elden çıkarılacağı yatırımcı açısından hala cevaplandırılması en zor konu olmuştur.
Diğer yandan finans medyası gerek yazılı gerek görsel araçlarla yaptıkları yayınlarla yatrırım araçlarına olan ilgiyi daha arttırmıştır. Bu yayınlarda verilen haberler, veriler ve bilgiler veriliş şekilleriyle bazen finansal kaosu ciddi bir biçimde arttırarak yatırımcının değişen koşullarda ne yapması gerktiği problemini daha karışık hale getirmiştir.
Kurumsal yatırımcılar bile, ellerindeki önemli bilgi setlerine rağmen yatırım hatalarına yenik düşerek iflaslarına neden olmuş yatırım yaptıkları araçlarda ve ülkelerde ciddi krizlere neden olmuştur.
Yatırım dünyası yatırımcıya sınırsız fırsat sağlarken aynı oranda kriz ve iflas zemininide hazır tutmuştur. 1990’ların başından beri global anlamda beş altı tane önemli ölçüde yıkıcı kriz ortaya çıkmış ve bu krizlerde en büyük servet kayıpları, yatırım araçlarını portföylerinde bulunduran yatrımcılarda görülmüştür. İlginç olan yan ise bu krizler hep çok ünlü ekonomistlerin veya ekonomik kuruluşların veya yorumcuların “artık kriz çıkmaz” veya “çok iyi yoldasınız” şeklindeki görüşlerinden hemen sonra meydana gelmiştir.
Bilginin en önemli girdi sayıldığı günümüzde bilgi internet aracılığıyla kolayca ulaşılabilir hale gelmiştir. Buna rağmen bir çok yatırımcı bilgiye sahip olsa bile içsel ve dışsal etkilerden dolayı bu bilgiyi doğru yatırım kararına hala dönüştürmemektedir.
Kurumlar geçmişte olmadığı kadar ekonomist, analist ve yatırım uzmanı çalıştırmasına rağmen hala “öngörülmedik biçimde fiyat artışları ve azalışları” devam etmektedir.
2000 yılı krizi sırasında ve sonrasında bir çok yabancı kurum dahi Türkiye veya diğer gelişmekte olan ülkelere ait yatırım masalarını kapamış ve bu ülkeleri yatırım yapılabilen ülkeler listesinin dışına çıkarmıştır. Bu olaydan bir iki yıl sonra gelişmekte olan ülkelerin endekslerin değerleri 4-5 kat artmıştır. Bu fiyat artışları ilginç bir şekilde yine yabancı yatırımcılar tarafından sağlanmıştır.
Yine ülkemizde 2000 yılı sırasında denenen 20000 endeks sırasında yatırımcılar hisse senetlerine akın ederken, aldıkları bu hisseler ile büyük düşüşe yakalanmış ve bazı yatırımcılar bu hisseleri 7000-10000 endeks arası satmak zorunda kalmıştır.
Yazar Hakkında
[Tarkan Özhan, 1969-]
ÖĞRENİM DURUMU: Trakya üniversitesi
Bölüm: Fen Fakultesi Kimyager
MESLEĞİ: Borsacı, Trader, Portfoy Yönetimi
Aktif Çalışma süresi; 25 yıl
Günümüzde yatırım araçlarına olan ilgi önemli oranda artmıştır. Yatırım dünyası hem ürün hem yatırımcı hemde işlem miktarı büyüklüklerinde çok önemli artışlar kaydetmiştir. Klasik yatırım araçlarına olan ilgi, başlangıçta riskten korunma amacıyla yapılan emtia piyasalarına da yansımış ve sıradan bir yatırımcı portföyünde artık bunlara da yer vermeye başlamıştır.
Yatırım dünyasına olan bu büyük ilgiye rağmen hangi araca hangi zamanda ve hangi fiyattan yatırım yapılacağı ve bu yatırımın yine ne zaman ve hangi fiyattan elden çıkarılacağı yatırımcı açısından hala cevaplandırılması en zor konu olmuştur.
Diğer yandan finans medyası gerek yazılı gerek görsel araçlarla yaptıkları yayınlarla yatrırım araçlarına olan ilgiyi daha arttırmıştır. Bu yayınlarda verilen haberler, veriler ve bilgiler veriliş şekilleriyle bazen finansal kaosu ciddi bir biçimde arttırarak yatırımcının değişen koşullarda ne yapması gerktiği problemini daha karışık hale getirmiştir.
Kurumsal yatırımcılar bile, ellerindeki önemli bilgi setlerine rağmen yatırım hatalarına yenik düşerek iflaslarına neden olmuş yatırım yaptıkları araçlarda ve ülkelerde ciddi krizlere neden olmuştur.
Yatırım dünyası yatırımcıya sınırsız fırsat sağlarken aynı oranda kriz ve iflas zemininide hazır tutmuştur. 1990’ların başından beri global anlamda beş altı tane önemli ölçüde yıkıcı kriz ortaya çıkmış ve bu krizlerde en büyük servet kayıpları, yatırım araçlarını portföylerinde bulunduran yatrımcılarda görülmüştür. İlginç olan yan ise bu krizler hep çok ünlü ekonomistlerin veya ekonomik kuruluşların veya yorumcuların “artık kriz çıkmaz” veya “çok iyi yoldasınız” şeklindeki görüşlerinden hemen sonra meydana gelmiştir.
Bilginin en önemli girdi sayıldığı günümüzde bilgi internet aracılığıyla kolayca ulaşılabilir hale gelmiştir. Buna rağmen bir çok yatırımcı bilgiye sahip olsa bile içsel ve dışsal etkilerden dolayı bu bilgiyi doğru yatırım kararına hala dönüştürmemektedir.
Kurumlar geçmişte olmadığı kadar ekonomist, analist ve yatırım uzmanı çalıştırmasına rağmen hala “öngörülmedik biçimde fiyat artışları ve azalışları” devam etmektedir.
2000 yılı krizi sırasında ve sonrasında bir çok yabancı kurum dahi Türkiye veya diğer gelişmekte olan ülkelere ait yatırım masalarını kapamış ve bu ülkeleri yatırım yapılabilen ülkeler listesinin dışına çıkarmıştır. Bu olaydan bir iki yıl sonra gelişmekte olan ülkelerin endekslerin değerleri 4-5 kat artmıştır. Bu fiyat artışları ilginç bir şekilde yine yabancı yatırımcılar tarafından sağlanmıştır.
Yine ülkemizde 2000 yılı sırasında denenen 20000 endeks sırasında yatırımcılar hisse senetlerine akın ederken, aldıkları bu hisseler ile büyük düşüşe yakalanmış ve bazı yatırımcılar bu hisseleri 7000-10000 endeks arası satmak zorunda kalmıştır.
Yazar Hakkında
[Tarkan Özhan, 1969-]
ÖĞRENİM DURUMU: Trakya üniversitesi
Bölüm: Fen Fakultesi Kimyager
MESLEĞİ: Borsacı, Trader, Portfoy Yönetimi
Aktif Çalışma süresi; 25 yıl