4,49 €
4,49 €
inkl. MwSt.
Sofort per Download lieferbar
payback
0 °P sammeln
4,49 €
4,49 €
inkl. MwSt.
Sofort per Download lieferbar

Alle Infos zum eBook verschenken
payback
0 °P sammeln
Als Download kaufen
4,49 €
inkl. MwSt.
Sofort per Download lieferbar
payback
0 °P sammeln
Jetzt verschenken
4,49 €
inkl. MwSt.
Sofort per Download lieferbar

Alle Infos zum eBook verschenken
payback
0 °P sammeln
  • Format: ePub

Dedemin babasi Çukurova çapinda bir alim ve sairmis. Geriye üç eser birakmis. Birisi Türkçe kelimelerin yanlis kullanimiyla ilgili manzum bir esermis. Ogullarindan biri kitap olarak bastirmak için Ankara'ya götürmek istemis. Eserleri, yolda kaldigi bir konakta unutmus. Sonra haber salmis, "O kitaplari o konaktan alip gönderin, bastiralim." demis. Dedem "Kitaplari bulamadik." diye içi gider, hayiflanirdi. Zihninde kaldigi kadariyla bize manzum eserden örnekler aktarirdi:
Igneye diken de dikene batan
Kazmaya kazan de, kazana kizan
Yani igne dikme görevi gördügü için olsa olsa diken
…mehr

  • Geräte: eReader
  • mit Kopierschutz
  • eBook Hilfe
  • Größe: 0.26MB
  • FamilySharing(5)
Produktbeschreibung
Dedemin babasi Çukurova çapinda bir alim ve sairmis. Geriye üç eser birakmis. Birisi Türkçe kelimelerin yanlis kullanimiyla ilgili manzum bir esermis. Ogullarindan biri kitap olarak bastirmak için Ankara'ya götürmek istemis. Eserleri, yolda kaldigi bir konakta unutmus. Sonra haber salmis, "O kitaplari o konaktan alip gönderin, bastiralim." demis. Dedem "Kitaplari bulamadik." diye içi gider, hayiflanirdi. Zihninde kaldigi kadariyla bize manzum eserden örnekler aktarirdi:
Igneye diken de dikene batan
Kazmaya kazan de, kazana kizan
Yani igne dikme görevi gördügü için olsa olsa diken olabilir. Diken de dikmez, ancak batar; o yüzden batan demek daha dogru olur.
Kazma dedigimiz sey de kazar; o yüzden kazan demek daha dogrudur. Kazana da isinan anlaminda kizan denmeli.
Ilave olarak "Deme kallanbura kalbur" kismini hatirliyordu; kalburun asli kallanburmus.
Bir de hikmetli bir siirini aktarirdi rahmetli dedem:
Oku yaz, kis yaz, vaktin geçirme
Cehalet hamrini ömre içirme
Seni aldatmasin batil göresek
Uyarsan ya olun merkep ya bir sek
Sonra bilemeyecegimiz kelimelerin anlamlarini verirdi: "Hamr, sarhosluk veren sey; göresek, moda; sek de köpek demek. Cehaleti içkiye benzetiyor." derdi.
O yüzden benim siirle ilk temasim dedem sayesindedir. Muhabbetlerinde mutlaka Akif'ten, Ziya Pasa'dan, daha bir sürü sairden beyitler okurdu.
Ortaokulu okumak için gurbete gidince annemle tek muhabere aracim mektuptu. Mektup yazarken bir kaç da siir yazdigimi hatirliyorum. Mesela ilk siirim söyleydi:
Oh ne hos
Oraya buraya kos
Kisin çuval bos
Ortaokulda sehir çapindaki siir yarismasinda ikinci olmustum da 29 Ekim resepsiyonunda gece saat 11.00'de Scrics marka kalem hediye etmislerdi. O günden bu tarafa tükenmez kalemlerim hep Scrics oldu.
Edebiyat hocalarimiz bizi siir yazmaya tesvik ettiler. Ben kendime siir defteri bile tuttum. Genelde kahramanlik ve çile siirleriydi. Belki de Necip Fazil'dan etkilenmistim. Cografya hocamiz bir gün elimde resimlenmis siir defterimi görünce, "Getir bir bakayim." deyip istemisti.
Biraz da çekinerek vermistim. Söyle bir göz gezdirmis, "Hmm! Bu yasta bu çile!" demisti. Bense siiri çilenin dile getirilisi olarak algiliyordum. Okudugum siirler hep o yöndeydi.
Fethullah Gülen Hocaefendi'nin siirleriyle o dönemde karsilastim. Onu taklit etmeye çalistigim da oldu.
Bir edebiyat dersi esnasinda kar yagmaya baslayinca hocamiz: "Hislerinizi siirle ifade edin." demisti. Ben de oturup hiç kimseye okumadigim bir "Kar" siiri yazmistim. Sonra o 'Kar' siirini Türkiye Çocuk Dergisi'nin açtigi bir yarismaya komsumuzun çocugunun adiyla göndermistim. Dereceye girdi.
Üniversitede sikici derslerde, hep yarim kalmis siirlerim oldu. Onlari belki yirmi yil sonra tamamlayabildim. Sizinti Dergisi'ne gönderdigim 'zaman'la ilgili bir siir çikinca dünyalar benim olmustu. Ama devam etmedim.
Siire uzun süre ara verdim. Ilk çocugum dünyaya gelince ona hosamedi olsun diye siirler yazdim. Ikinci ogluma da 'ona yazdin, bana yazmadin' olmasin diye siirler yazdim. En son kizima da bir siir yazdim.
WhatsApp gruplari ve Zoom hayatimiza girdikten sonra çesitli gruplara dahil oldum. Birisi de edebiyatçi sair GÖKMENZÂDE'nin Crab Publishing çatisi altinda verdigi "KALEMIN DILI SIIR AKADEMISI" dersleriydi.
"Her siir bir misrai için okunur." derler. Ben hep o misrai yazmaya çalistim. Siirlerimin Necip Fazil'in benzetmesiyle 'keçiboynuzu' gibi degil bal kivaminda olmasini istedim. Yüregimin hopladigi anlari yazdim. Kendim için yazdim, belki baskalarinin hislerine de tercüman olmusumdur diye paylasmak istedim.
Siir, hep kalbimin bir yaninda, sicacik duran bir seydi. Neticede onun dersleri ve tesvikleri sayesinde siir duygum ikinci baharina uyandi. Onun tesvikleri olmasa belki de bu kitap vücuda gelmeyecek, dedemin babasi, adasim Akkiz Ali Efendi'nin eserlerinin akibetine ugrayacakti. Hem de bu çagda. Ali Akkiz


Dieser Download kann aus rechtlichen Gründen nur mit Rechnungsadresse in A, B, CY, CZ, D, DK, EW, E, FIN, F, GR, H, IRL, I, LT, L, LR, M, NL, PL, P, R, S, SLO, SK ausgeliefert werden.

Autorenporträt
He was born in 1970 in Mersin, Turkey. He finished primary school in his village. He studied secondary school and high school in Alasehir, and completed the last year of high school in Mersin. The reason for choosing Çukurova University, Faculty of Economics was that the medium language was English. As soon as he graduated, he worked as an "English and Economics" teacher in Bashkortostan. He compiled the 9 years he spent in Bashkortostan in "Kayip Hilalin Pesinde-In Pursuit of the Lost Crescent". Between 2003-2013, he held various administrative positions in New Delhi, India. He compiled these 10 years in the book "Hindistan Kendini Yavastan Sevdirir - India Lets You Love Her Slowly". He has been compiling the memories he lived during his administrative duties in Tanzania, where he lived for the last seven years, under the name of "Tanzania Notes". He has three lovely children, one European (Russia), the other Asian (India) and the last African (Tanzania). He likes history, literature and writing. He is ready to go anywhere in the world with his beloved wife. He categorizes the countries into two: "Fig grown countries and others".
*
1970'te Mersin'de dünyaya geldi. Ilkokulu köyünde bitirdi. Ortaokul ve liseyi Alasehir'de okudu, lise son sinifi Mersin'de tamamladi. Çukurova Üniversitesi Iktisat fakültesini tercih sebebi, egitimin Ingilizce olmasiydi. Mezun olur olmaz Baskurdistan'da "Ingilizce ve Ekonomi" ögretmeni olarak görev yapti. Baskurdistan'da geçirdigi 9 yili "Kayip Hilalin Pesinde" adli eserde derledi. 2003-2013 yillari arasinda Hindistan Yeni Delhi'de çesitli idari görevlerde bulundu. Bu 10 yili "Hindistan Kendini Yavastan Sevdirir" adli kitapta derledi. Son yedi yildir yasadigi Tanzanya'da idari görevleri esnasinda yasadigi hatiralari "Tanzanya Notlari" adi altinda derlemekte. Biri Avrupali (Rusya), digeri Asyali (Hindistan) ve sonuncusu Afrikali (Tanzanya) olmak üzere üç sevimli çocuk babasi. Tarihi, edebiyati, yazmayi sever. Sevgili esiyle dünyanin her yerine gitmeye razi. Ülkeleri "Incir yetisen ve yetismeyen" diye iki kategoriye ayirir.